tag:blogger.com,1999:blog-40400583061041267062024-03-19T01:23:10.616-07:00KARDELENZeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.comBlogger15125tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-63376041810476743962012-02-29T13:06:00.002-08:002012-02-29T13:14:03.687-08:00GEÇMİŞE ÖZLEMLE DEĞİL, GELECEĞE UMUTLA BAKMALIYIZ...<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihjirLVi219wHcSgE7w1fYbUWPg83IjkcPBSsfhkY8qQq8wJOU82GYNgRaqDwtntrWaJMNe0NsXjJ1b4ZBvnjPt1DM4MjyGLA2OGD53nUWMpDFaosXbfvmvNq97JlJlBztzYCSlTDMNcw/s1600/images%5B3%5D.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihjirLVi219wHcSgE7w1fYbUWPg83IjkcPBSsfhkY8qQq8wJOU82GYNgRaqDwtntrWaJMNe0NsXjJ1b4ZBvnjPt1DM4MjyGLA2OGD53nUWMpDFaosXbfvmvNq97JlJlBztzYCSlTDMNcw/s1600/images%5B3%5D.jpg" uda="true" /></a></div><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"><span style="font-family: Times New Roman;"><strong>Geçmişe bir yolculuğa ne dersiniz?</strong> </span><span style="font-family: Times New Roman;">1881’den 1923’e uzayan, bir ulusun kurtuluşunu anlatan, varoluş mücadelesinin yazıldığı o destansı yıllara…</span></span></span></span> <br />
<div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"><span style="font-family: Times New Roman;"> </span><span style="font-family: Times New Roman;">Yıl 1881...</span><span style="font-family: Times New Roman;">Rumeli ‘de, Selanik’te bir ülkenin kaderini belirleyecek, bağımsızlık mücadelesini verecek bir çocuk, gözlerini dünyaya açtı. </span><span style="font-family: Times New Roman;">Adını Mustafa koydular. </span><span style="font-family: Times New Roman;">Son derece hareketli bir çocukluğun ardından eğitim hayatına başladı.</span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="color: #4c1130;"><span style="font-size: large;"> <span style="font-family: Times New Roman;">Makedonya’nın en gelişmiş şehri olan Selânik’te, yeni fikirlere açık bir ortamda kendini geliştirme imkanı bulan Mustafa , renkli etnik yapısıyla farklı din ve ırkların bir arada yaşadığı bu şehirde büyük bir vizyon kazandı..</span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"> </span></span><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Okul eğitimini MANASTIR ASKERİ İDADİSİ’nde tamamladı..Okul’da onu çok seven öğretmeni Mustafa’ya, Kemal adını verdi.</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Mustafa Kemal’i en çok etkileyen olay, 1897 tarihli Türk-Yunan Savaşı olmuştu..</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Türk Ordusu’nun savaş meydanında parlak bir zafer kazanmasına rağmen barış masasında zararlı çıkmasına çok içerlemiş ve yüreği daha da coşkun bir vatan sevgisiyle dolmuştu.</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Milli mücadele yılları, 19 Mayıs 1919’da Samsun’dan başladı. </span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;">1.ve 2. İnönü muharebeleri, Sakarya muharebesi ve Büyük Taaruz, Başkomutanlık Meydan Muharebesi ve KURTULUŞ SAVAŞI… </span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"> <span style="font-family: Times New Roman;">9 Eylül 1922’de, İzmir’ de düşmanın denize dökülüşü, Kurtuluş Savaşı’nın sonu oldu… </span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">O gün, askeri anlamda bir milat’ın sonu, sivil anlamda ise başlangıcı oldu. Artık asker Kemal gitmiş, sivil Mustafa Kemal gelmişti. </span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Türkiye Cumhuriyeti, Kurtuluş Savaşı’nın sivil zaferi olan Lozan Barış Antlaşması’nın temelleri üzerine kuruldu.</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"></span><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">New York Times, bir ulusun Kurtuluş mücadelesini, bağımsızlığa kavuşmasını ve Lozan Barış Antlaşması üzerine şunları yazmıştı..</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="color: #4c1130; font-size: large;"><strong> ‘’Lozan’ı Atatürk kazandı; son iki yüz yılda ihtiyar Asya’nın Avrupa’ya karşı kazandığı ilk zafer’’</strong></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><br />
</div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="color: #4c1130;"><span style="font-size: large;"><span style="font-family: Times New Roman;">29 Ekim 1923’te toplanan TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ, saat 18:45’te ilk oturumunu açtı. </span><span style="font-family: Times New Roman;"> Saat 20:30’ta milletvekilleri’nin ‘’YAŞASIN CUMHURİYET’’ diyen coşkulu tezahüratlarıyla saat 20:30’ta CUMHURİYET ilan edildi.</span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Yeni, yepyeni bir TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nin temelleri o gün atıldı.</span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"><span style="font-family: Times New Roman;">Osmanlı İmparatorluğu’nun 1.Dünya Savaşı’nda yenik sayılmasından sonra; yıkıntılarından, küllerinden doğan enkaz temizlenmeye, Anadolu toprakları üzerinde yeni bir bina inşa eder gibi, yepyeni bir ülke inşa edilmeye başlanmıştı. </span><span style="font-family: Times New Roman;">Bir devir kapanmış, yepyeni bir devir açılmıştı. </span><span style="font-family: Times New Roman;">Saltanat’ın hakim olduğu, kara çarşaflıların ve fes’lilerin kol gezdiği bir imparatorluğun izlerini silmek kolay değildi.</span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Müslüman olmakla, Arap harflerinin kullanması arasındaki o güçlü bağı yıkmak, Latin alfabesini kabul ettirmek de öyle çok kolay değildi..</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="text-indent: 35.4pt;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"><span style="font-family: Times New Roman;">12 milyon nüfusa sahip, bunun 1.5 milyonu'nu Rumeli'den Anadolu'ya gelenlerin oluşturduğu bir ulusu, bu kadar radikal değişimlere alıştırmak hiç kolay değildi. </span><span style="font-family: Times New Roman;">Mustafa Kemal ve arkadaşları yılmadılar. </span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"><span style="font-family: Times New Roman;">İnkılap ve devrimleri hayata geçirdiler. Siyasi, sosyal, eğitim, kültür, ekonomi ve hukuk alanında devrimler yaptılar. </span><span style="font-family: Times New Roman;">Soyadı Kanunu’nun çıkmasıyla, TBMM tarafından Türk’ün Ata’sı anlamını taşıyan ATATÜRK soyadı, Mustafa KEMAL’e verildi.</span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"> Yıllardır saltanatla yönetilen halk, zamanla Cumhuriyet kavramını benimsemeye başladı…<span class="yiv1212630493yiv1545603760ecxmsg1"><span style="color: #009900;"> </span></span></span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="background-color: white;"><strong><span style="color: #4c1130;"><span style="font-size: large;"><span class="yiv1212630493yiv1545603760ecxmsg1"><em><span style="color: #009900;">‘’A</span></em></span><span class="yiv1212630493yiv1545603760ecxmsg1"><em><span style="color: black;">tatürk, Mudanya yolu ile Bursa'ya gidiyordu. Kalabalık bir halk kütlesi iskelede etrafını çevirmiş bulunmakta idi. Bir kadının, elinde bir kâğıtla Atatürk'e yaklaştığı görüldü. Zayıf bir kadındı. Ata'nın yolunu keserek titrek bir sesle: </span></em></span></span></span></strong></span></span></span><em><span style="color: black; font-family: "sans-serif";"><br />
<span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="background-color: white;"><strong><span style="color: #4c1130;"><span style="font-size: large;"><span class="yiv1212630493yiv1545603760ecxmsg1">- Beni tanıdın mı oğul? dedi... Ben sizin Selanik'te komşunuzdum. Bir oğlum var: Devlet Demir Yolları'na girmek istiyor. Siz onu alsınlar dediniz. Fakat Müdür dinlemedi. Oğlumu yine işe almamış... Ne olur bir kere de siz söyleyiniz. </span><br />
<span class="yiv1212630493yiv1545603760ecxmsg1">Atatürk'ün çelik bakışlı gözleri samimiyetle parladı. Elleriyle geniş jestler yaparak </span></span></span></strong></span></span></span></span></em><a href="http://forum.donanimhaber.com/m_1806564/tm.htm" rel="nofollow" target="_blank"><em><span style="color: darkred; font-family: "sans-serif";"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="text-decoration: underline;"><span style="background-color: white; color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><strong>ve</strong></span></span></span></span></em></a><span class="yiv1212630493yiv1545603760ecxmsg1"><em><span style="color: black;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="background-color: white; color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><strong> yüksek sesle: </strong></span></span></span></em></span><em><span style="color: black; font-family: "sans-serif";"><br />
<span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="background-color: white;"><strong><span style="color: #4c1130;"><span style="font-size: large;"><span class="yiv1212630493yiv1545603760ecxmsg1">- Oğlunu almadılar mı? dedi. Ben salık verdiğim halde mi almadılar? Ne kadar iyi olmuş... Çok iyi yapmışlar... İşte Cumhuriyet böyle anlaşılacak... </span><br />
<span class="yiv1212630493yiv1545603760ecxmsg1">Kadın kalabalığın içinde kaybolmuştu. Ve Atatürk adeta kendinden geçercesine dolu bir sesle: </span><br />
<span class="yiv1212630493yiv1545603760ecxmsg1">- İşte Cumhuriyetten beklediğimiz sonuç... diyordu. ‘’</span></span></span></strong></span></span></span></span></em></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><strong>Ulusal konulardaki ileri görüşlüğünün yanında, uluslararası ilişkilerde de ileri görüşlü olan Atatürk, bir gün bir gazetecinin Amerika ile ilgili görüşlerini sorduğunda, şu cevabı verecekti.</strong></span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal"><span style="font-family: "serif"; font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><strong>’Dünya milletleri bir apartmanda oturan sakinler gibidir. Amerika Birleşik Devletleri, bu apartmanın en lüks dairesinde oturmaktadır.</strong></span></span></span></div></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif"; font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><strong><span style="color: #4c1130;"> Eğer, apartman, oturanların bazıları tarafından ateşe verilirse, diğerlerinin yangının etkisinden kurtulmasına olanak yoktur. </span></strong></span></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif"; font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><strong>Savaş için de aynı şey olabilir. Amerika Birleşik Devletleri’nin savaş çıktığı takdirde tarafsızlık siyasetini koruması olanaksızdır. </strong></span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><strong><span style="color: #4c1130;"><span style="font-size: large;">Bundan başka, Amerika, büyük, kuvvetli ve dünyanın her yerinde ilişiği olan bir devlet olduğundan, kendisinin siyaset ve ekonomi yönünden ikinci basamaktaki bir duruma düşmesine hiçbir zaman izin veremez..’’<span style="color: black; font-family: "sans-serif";"> </span></span></span></strong></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-size: large;"><br />
</span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif";"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Bir ülkenin tarihi, o ülkenin dikiz aynası gibidir…</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif";"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Eğer siz dikiz aynanızdan arkanızdan gelenleri, sizi takip edenleri kontrol etmezseniz, bilin ki güvenliğiniz tehlikeye girmiş demektir.</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif";"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Bir ülkenin mirasçıları, emanetçileride dikiz aynalarını kontrol etmezler geçmişlerini unuturlarsa, geleceklerine ümitle bakamayacaklardır.</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif";"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Tarihine sahip çıkan uluslar, her zaman başları dik ve gururla yaşar.</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif";"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Geçmişini unutan, tarih bilincini kaybetmiş toplumlar ise, hafızalarını ve belleklerini kaybetmiş, bilinçsiz yaşayan sürüler gibi oradan oraya savrulur giderler.</span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-size: large;"><br />
</span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif";"><span style="color: #4c1130; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Son söz; </span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-size: large;"><br />
</span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif";"><span style="color: #4c1130; font-family: Times New Roman; font-size: large;"><strong>ARTIK GEÇMİŞE DEĞİL, GELECEĞE YOLCULUK YAPMALIYIZ…</strong></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><br />
</div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif";"><span style="color: #4c1130; font-family: Times New Roman; font-size: large;"><strong>GEÇMİŞE ÖZLEMLE DEĞİL, GELECEĞE UMUTLA BAKMALIYIZ…</strong></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><br />
</div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif"; font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #4c1130; font-family: Times New Roman;">Sevgiyle Kalın</span></span></span></div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><br />
</div><div class="yiv1212630493yiv1545603760ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="font-family: "serif"; font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #4c1130; font-family: Times New Roman;">Hale GÜLOĞLU</span></span></span></div>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-49722291208515849192012-02-29T12:02:00.000-08:002012-02-29T12:02:55.228-08:00ATATÜRK'TEN İSMET PAŞA'YA!<div style="clear: right; cssfloat: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img alt="" class="rg_hi" data-height="191" data-width="264" height="463" id="rg_hi" src="http://t2.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcQfTc98YVNNOpAT-G4kxwGZZhksd1BDOIQ5EC6mqmXKkfXqHsH7" style="height: 191px; width: 264px;" width="640" /></div><br />
<div><div><div><span style="color: blue;"><span style="color: black;">Atatürk'ten İsmet Paşa'ya 30.10.1923 </span></span></div></div></div><blockquote style="margin-bottom: 5pt;"><div><table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" style="color: black;"><tbody>
<tr><td style="padding-bottom: 0cm; padding-left: 0cm; padding-right: 0cm; padding-top: 0cm;" valign="top"><span style="color: black;"><br />
</span></td></tr>
</tbody></table></div><div><div style="background: white;"><span style="font-size: 11pt;"><span style="color: black; font-size: large;">"SEVGİLİ Paşam, Cumhuriyet'in ilk başbakanı olarak seni düşünüyorum. Dur, hiç itiraz etme. Niye seni seçtiğimi şimdi anlayacaksın. Bizi yine büyük bir savaş bekliyor. Durumumuzun bir bölümünü Cephe Komutanı ve Lozan Başdelegesi olarak elbette biliyorsun. Büyük devletlerin bu sefil duruma bakarak, kısa zamanda pes edeceğimizi sandıklarını Lozan dönüşü sen bize anlattın. Ben sana şimdi bildiğinden daha da acıklı olan genel durumu özetleyeceğim. Bize geri, borçlu, hastalıklı bir vatan miras kaldı. Yoksul bir köylü devletiyiz. Dört mevsim kullanılabilir karayollarımız yok denecek kadar az. 4.000 km. kadar demiryolu var. Bir metresi bile bizim değil. Üstelik yetersiz. Ülkenin kuzeyini güneyine, batısını doğusuna bağlamamız, vatanın bütünlüğünü sağlamamız şart. Denizciliğimiz acınacak durumda. Köylümüzü topraklandırmalı, ihtiyacı olan bir çift öküz ile bir saban vererek çiftçi yapmalıyız. Doğudaki aşiret, bey, ağa, şeyh düzeni Cumhuriyet'le de insanlıkla da bağdaşmaz. Bu durumu düzeltmeli, halkı kurtarmalıyız. Her yerde tefeciler halkı eziyor. Güya tarım ülkesiyiz ama ekmeklik unumuzun çoğunu dışarıdan getirtiyoruz. Sığır vebası hayvancılığımızı öldürüyor. Doktor sayımız 337, sağlık memuru 434, ebe sayısı 136. Pek az şehirde eczane var. Salgın hastalıklar insanlarımızı kırıyor. Üç milyon insanımız trahomlu. Sıtma, tifüs, verem, frengi, tifo salgın halinde. Bit ciddi sorun. Nüfusumuzun yarısı hasta. Bebek ölüm oranı % 60'ı geçiyor. Nüfusun % 80'i kırsal bölgede yaşıyor. Bunun önemli bölümü göçebe. Telefon, motor, makine yok. Sanayi ürünlerini dışarıdan alıyoruz. Kiremiti bile ithal ediyoruz. Elektrik yalnız İstanbul ve İzmir'in bazı semtlerinde var. Düşmanın yaktığı köy sayısı 830. Yanan bina sayısı 114.408. Ülkeyi neredeyse yeniden kurmamız gerekiyor. Yunanistan'dan gelen göçmen sayısı da 400 bini geçecek. İktisadi hayatımız da, eğitim durumumuz da içler acısı. İktisatçımız da çok az. Zorunlu okuma yaşındaki çocukların ancak dörtte birini okutabiliyoruz. Halkın eğitimi hiç çözülmemiş. Oysa Cumhuriyet'in insan malzemesini hazırlamalı, namus cephesini güçlendirmeliyiz. Kültür eserleri kaçırılmış, kaçırılmaya devam ediliyor. Raporlarda daha ayrıntılı, daha acı bilgiler var. Bunları Bakanlara ve parti yönetim kuruluna da ver. Genel durumu tam bilsinler. Bütçemiz, gelirimiz yetersiz. İktisadi çıkmazdan kurtulmak için geliştirdiğim bir düşüncem var. Bu düşünceyi günü gelince konuşuruz. Hedefimiz milli iktisat, bağımsızlığın sürekli olması için iktisadi bağımsızlık temel ilkemiz olmalı. Osmanlı bu gerçeği geç fark etti. Fark ettiği zaman çok geç kalmıştı. Cumhuriyet'e uygun bir anayasaya gerek var. Bu zor durumdan nasıl çıkılabileceğini gösteren ne bir örnek var önümüzde, ne de bir deney. Ama yılmamak, ucuz, geçici çarelerle yetinmemek, halkı kurtarmak için sorunları çözmek, kalkınmak, ilerlemek, milli egemenliğe dayalı, uygar ve özgür bir toplum oluşturmak, yüzyılımızın düzeyine yetişmek, kısacası çağdaşlaşmak, bu büyük ideali tam olarak başarmak zorundayız. Bu ana kadar bu ideali koruyarak geldik. Bundan sonra daha hızlı yürümek zorundayız. Bunun için gerekli yöntemi, yolu birlikte arayıp bulacağız. Yoksul ve esir ülkelere örnek olacağız. Kaderin bizim kuşağımıza yüklediği kutsal bir görev bu. Bu büyük görevin ağırlığını ve onurunu seninle paylaşmak istedim. Allah yardımcımız olsun!"</span></span></div><div style="background: white;"><span style="font-size: 11pt;"><span style="font-size: large;"></span></span><span style="color: black;"> </span></div></div></blockquote><div><div><span style="color: black; font-size: large;">Tarih 30 Ekim 1923... Mustafa Kemal Paşa, İsmet Paşa'yı Köşk'e davet eder. Ülkenin genel durumu hakkında hazırlattığı raporları İsmet Paşa'ya böyle sunar. Atatürk ve arkadaşlarının devraldıkları ülke işte böyle perişan durumdaydı. 10 Kasım'da parlak nutuklar atarak, bağlılıklarımızı bildirerek andığımız Atatürk'ün nasıl bir mucize yarattığının bilincinde miyiz? Bugün ona sahip çıkabiliyor muyuz? Yoksa sadece nutuk mu atıyoruz?</span></div><span class="ecxyiv691908949ecxHOEnZb"></span></div><span class="ecxyiv691908949ecxHOEnZb"><span style="color: #888888;"><div><div></div><div><div><div style="font-family: arial, helvetica, sans-serif; font-size: 10pt;"><div> </div></div></div></div></div></span></span>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-70824252538078062262012-02-04T12:01:00.000-08:002012-02-04T13:26:07.357-08:00LEYLA<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKyIOyT9WNTj5UUGfxsgDoImZk_7CIXKuESjNQHimB0p2tp8Il56XEtq3Q4lHMlHCwI9lqw1RS72VwwA6MdRfYxIR3I3qoTo1nCND2DsevyvbDhxs3k9gci4ZZQZjnaHzyVELH4VQ5qOc/s1600/imagesCAX6FPJ9.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="194" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKyIOyT9WNTj5UUGfxsgDoImZk_7CIXKuESjNQHimB0p2tp8Il56XEtq3Q4lHMlHCwI9lqw1RS72VwwA6MdRfYxIR3I3qoTo1nCND2DsevyvbDhxs3k9gci4ZZQZjnaHzyVELH4VQ5qOc/s320/imagesCAX6FPJ9.jpg" width="259" /></a></div><br />
<span style="font-size: large;"><em><span style="color: #4c1130;">Benim amaçsızca dolaşıp inanılmaz haz aldığım nadir yerlerden biridir kitapçılar. <strong>O büyülü dünyanın kapısından içeri girdiğiniz an da bambaşka bir dünya karşılar sizi...</strong></span></em></span><br />
<span style="font-size: large;"><em><br />
<span style="color: #4c1130;">Rafların arasında dolaşır, etrafa şöyle bir göz gezdirirsiniz önce...Bir kitaba takılır kalır gözleriniz, uzanıp elinize alırsınız. O ilk an inanılmazdır. Hani hiç açılmamış o kitabın, ilk sayfalarını açtığınız an da burnunuza gelen yeni kokusu vardır ya; acaip güzel gelir insana.<br />
<strong>Yüzlerce, binlerce kitabın içinde kaybolur gidersiniz...</strong></span></em></span><br />
<span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"><em><strong>İşte böyle bir gün, kitaplar arasında dolaşırken gözüme çarptı Leyla...</strong>O parlak görüntüsüyle ön yüzündeki esmer, hüzün dolu masum bir genç kızın yüzüne takıldı gözlerim...Şöyle bir baktıktan sonra, beni ilk bakışta kendisine çeken bu kitabı heyecanla elime aldım.Parmaklarımı o pırıl pırıl parlayan kuşe kağıdının üstünde, usulca gezdirdim.</em> </span></span><span style="color: #4c1130; font-size: large;"><em>Bu kez farklıydı. Çok etkileyeciydi. <strong>Neydi beni çeken acaba?</strong> Bir anda; ''Acaba konusu ne'' diye bir merak sardı beni. Arka yüzünü çevirdim aceleyle. <strong>Sanki elimden alacaklarmış gibi, elimden uçacakmış gibi sımsıkı tutarak...</strong><br />
İlk gözüme çarpan büyük başlıklarla yazılmış, ben de merak uyandıran o etkileyici sözcükleri bir solukta okumaya başladım.</em></span><br />
<span style="font-size: large;"><em><br />
<strong><span style="color: #4c1130;">BOSNA'LI BİR KIZIN YÜREĞİNİZİ BURKACAK VE TÜYLERİNİZİ ÜRPERTECEK GERÇEK HAYAT ÖYKÜSÜ... </span></strong></em></span><br />
<span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"><em><strong>Bir hayat hikayesi; gerçek, yaşanmış bir Rumeli öyküsü. Bu ona sahip olmam için yeterliydi aslında.</strong> Zira son zamanlarda İlk tanıştığım insanların bana; siz Rumeli' limisiniz diye sormaları, nedense beni fazlasıyla etkilemeye başlamıştı.<br />
<br />
Bu yüzden mi bilmiyorum ama, Rumeli denince daha bir hassas olmaya başlamıştım sanki. <strong>Belki de etnik kimlik söylemlerinin yoğunlaştığı bir döneme girmiş olmamızdı bu hassalığımın sebebi. </strong>Bu da kitabı almamdaki en büyük etkendi aslında. O yüzden de daha fazla ilgimi çekmiş olabilirdi bu tılsımlı sözcükler...<br />
Hiç düşünmeden kitabı alıp eve dönerken, bir an doğdukları yere hasret son nefeslerini veren dedem ve babaannem geldi aklıma.<strong>Yaşadıkları yerleri, mallarını, mülklerini bırakıp yeni ufuklara yelken açan iki vatan yorgunu o çileli insanlardandı onlar...</strong>Aynı Ayten AYGEN'in, <strong>BENİM RUMELİ'M</strong> kitabında anlatıldığı gibi. Göçe zorlanmış, parçalanmış hayatlarla dolu Benim Rumelim'i okuduğum zaman da aynen böyle hissetmiştim. Beni o dönemlere götüren muhteşem bir anlatımı vardı.<br />
Muhtemelen onu okuduğum gibi Leyla'yıda hiç nefessiz okuyacaktım. Eve geldiğim an hevesle hemen kitabın başına oturdum. <strong>Öyle bir dehlizin içine girdim ki, zaman mefhumu denen o dilim tamamıyla yok olup gitmiş gibiydi</strong>. İnanılmazdı.Bir insanlık dramıydı anlatılanlar...<br />
<strong>Bosna ve bir genç kızın yıkılan dünyası! </strong>Bosna'da hayatının baharındaki <strong>genç bir kızın dramı</strong>. Her satırında içimi hüzünle dolduran, elimden bırakamadığım Leyla'nın öyküsüydü, hayalleriydi anlatılan. <strong>Hüzün vardı, vahşet vardı yaşananlarda...</strong>Balkanlar'da yaşayan; Sırp, Hırvat ve müslüman kimlikteki insanların kardeşken bir gece de nasıl düşman olduklarını anlatan sarsıcı bir kitaptı bu.<strong>16 yaşında bir genç kızın yürek burkan, acı dolu hikayesiydi...</strong></em><em>Bosna'daki toplama kampında geçen, bir ömür geçmiş gibi yaşanılan; upuzun bir 2 yıl!</em></span></span><span style="font-size: large;"><strong><span style="color: #4c1130;">''</span></strong><em><span style="color: #4c1130;"><strong>Onu hayatta tutan tek şey hayalleri''</strong> demişti terapistler. </span><span style="color: #4c1130;"><strong>Savaşın o baskıcı ve karanlık yüzünü anlatan bu kadın, o dokunaklı kaderini yaşamanın hüznünü, suskunluğunu atamamıştı yıllarca...<br />
O tek değildi ki!</strong> Onun gibi binlerce kadın bu tecavüz kamplarında yaşadıkları tüyler ürpertici olaylar yüzünden ruh sağlıklarını yitirmişlerdi.<strong> Her savaşta kadına şiddet ve tecavüz vardı belki ama; burada, Balkanlar'da yaşanan toplu tecavüzlerdi yeni olan!</strong> Ve bu tecavüzler uygulanan politikanın bir parçasıydı aslında.<strong> Sistematik eziyetin yöntemleri vardı bu savaşta.</strong> <strong>Ruhsal ve bedensel sakatlıklar ise, yaşanan travmaların sadece bir yüzüydü</strong>. </span></em><br />
<em></em><span style="color: #4c1130;"> </span></span><span style="font-size: small;"><em><span style="font-size: large;"><span style="color: #4c1130;"><strong>Yaşam hakkı elinden alınmış, tüm hayalleri yıkılmış, hayatları mahvolmuş insanların yaşadıklarıydı aslolan...</strong> .<br />
Benim hayat luğatımda yer almayan; toplama kampı, etnik temizlik, toplu tecavüz denen, vahşet içeren bu sözcüklerin ne ifade ettiğini, bu kitabı okuyunca çok daha iyi anladım. Korkunç bir öyküydü bu!<br />
ALEXANDRA CAVELIUS'un kaleme aldığı LEYLA'nın hikayesini okuduğunuz da sizinde gözleriniz yaşaracak.<br />
<strong>Bir ülkenin nasıl parçalandığını görecek, onun dünyasına girecek ve yaşadığı cehenneme tanık olacaksınız. </strong></span></span></em></span><br />
<span style="font-size: small;"><em><span style="color: #4c1130; font-size: large;">Eminim ki; sizler de benim gibi, savaşın o karanlık soğuk yüzünü görecek, içinizde esecek duygusal fırtınalardan etkileneceksiniz... </span></em></span><br />
<span style="font-size: small;"><em><span style="color: #4c1130;"><span style="font-size: large;">Sevgiyle kalın<br />
<br />
<br />
HALE GÜLOĞLU....</span><br />
<br />
</span></em></span>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-35067466867248405522011-10-10T12:53:00.000-07:002011-10-10T12:53:10.020-07:00BU BİR DEVRİMDİR<div align="center" style="text-align: center;"><b><i><span style="color: red; font-size: 14pt;"></span></i></b><b><span style="color: red; font-size: 24pt;">BU BİR DEVRİMDİR</span></b><span style="font-size: 24pt;"> </span><i><span style="font-size: 24pt;"><br />
</span></i><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=0&cp=-1&attdepth=0&imgsrc=cid%3a1.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_12386664b19d3f326e16de2a66dabd83c364ebbada3599dbfce319b00841edbd&oneredir=1" /><br />
</span></i></div><div></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<span style="color: #0070c0;">1934 yılı, Haziran ayı... Ankara, önemli bir konuğu ağırlamaya hazırlanıyor. </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">İran Şahı Rıza Pehlevi gelecek ve Atatürk devrimlerini inceleyecek...</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">Atatürk, yakın arkadaşlarını Çankaya Köşkü'nde topluyor. </span><br />
<span style="color: #0070c0;">"Şah için nasıl bir program yapalım?" diye soruyor.</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">Kimi Orman Çiftliği'ne götürmeyi öneriyor, kimi "Merinos'u gezdirelim" diyor. </span><br />
<br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=1&cp=-1&attdepth=1&imgsrc=cid%3a2.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_f088db6abcf53855d32cb90444d631142dc5cb7150eac8aaf80159aa34d63b1e&oneredir=1" /></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
</span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"> <br />
<span style="color: #0070c0;">Beğenmiyor bu önerileri Atatürk...</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">"Bütün bunlar İran'da da var. Onlarda olmayan bir şey yapmalı, farkımızı ortaya koymalıyız" diyor.</span> <br />
<span style="color: #0070c0;"></span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;"><br />
</span></span></i> </div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Aklında bir fikir olduğu besbelli... Sofradakiler merakla bekleşirken kararını açıklıyor: </span><br />
<span style="color: #0070c0;"></span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;"><br />
</span></span></i> </div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">"Opera yapacağız!“</span> <br />
<br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=2&cp=-1&attdepth=2&imgsrc=cid%3a3.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_a7b08184723fd9d98db32df8c4b85aaf74f32f9d33f0637b9fb65c86ad60280e&oneredir=1" /></span></i> </div><div></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
</span></i></div><div></div><div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<span style="color: #0070c0;">İşte ilk Türk operası Özsoy'un doğuş sahnesi bu... Atatürk operanın konusunu da kendisi belirliyor. </span><br />
<span style="color: #0070c0;">İran'lıların Şeyhnamesi'nden esinlenmiş bir destan planlıyor:</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">Öykü, Hakan Feridun'un ikiz oğulları Tur ile Irac üzerine kurulu... </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;"><br />
</span></span></i> </div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">İkizler doğduğunda şeytanın gazabı onları birbirinden ayırıyor...</span> </span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Ayrı yollara gidip birbirlerinden uzaklaşıyorlar. </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Ama yüzyıllar sonra buluşup kardeş olduklarını anlıyorlar. </span></span></i></div><div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Tıpkı "ayrı yollara giden ikizler" Türkiye ve İran gibi...</span></span></i></div></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=3&cp=-1&attdepth=3&imgsrc=cid%3a4.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_be7578c237afa76218fa223f64c2f3f4f5888b3764ddb7fb363498343d9804fa&oneredir=1" /></span></i></div></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
</span></i></div><div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;"></span><br />
<span style="color: #0070c0;">Bu konuyu işlemesi için Münir Hayri Egeli'ye veriyorlar. Libretto'yu Egeli yazıyor.</span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">(Libretto, opera, operet, oratoryo, bale, muzikal gibi sahne eserlerinin yazılı söz metinleridir.) </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;"><br />
</span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Sonra besteci arayışına girişiliyor ve Adnan Saygun akıllarına geliyor. </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Saygun, devlet bursuyla gonderildiği Paris'ten yeni dönmüş, Musiki Muallim Mektebi'nde hocalık yapıyor. Henüz 27 yaşında...</span> <br />
<br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=4&cp=-1&attdepth=4&imgsrc=cid%3a5.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_0a3c8ee3db1d2613f9f1a56a321fd011877980056d890ab9d958fd73e77a1f31&oneredir=1" /></span></i></div></div><br />
<div></div><div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<span style="color: #0070c0;">Libretto'yu okutuyorlar kendisine...</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">"Şah geliyor, bundan bir opera yazacaksın" diyorlar. </span><br />
<span style="color: #0070c0;">Seviniyor Saygun... Daha önce hiç operası yok Türkiye'nin...</span> <br />
<br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=5&cp=-1&attdepth=5&imgsrc=cid%3a6.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_48ce718e08744edad9c7026822874ddb338bb777d1faf7e49c975eea66ab60a2&oneredir=1" /><br />
<br />
<span style="color: #0070c0;">Soruyor: </span> <br />
<span style="color: #0070c0;">"Solist var mı?“ </span> <br />
<span style="color: #0070c0;"> "Yok!"</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">"Koro var mı?"</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">"Yok!"</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">"Orkestra var mı?"</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">"Yok!" </span><br />
<span style="color: #0070c0;">"Ne kadar vaktimiz var?"</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">"Bir ay!"</span> <br />
<br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=6&cp=-1&attdepth=6&imgsrc=cid%3a7.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_75b547367d5a217680f9c43cdad27447413cc3e2e013b09020f34ca1a0653d39&oneredir=1" /></span></i></div></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<span style="color: #0070c0;">Mucizevi bir öyküdür bu... </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">1 ayda, 27 yaşındaki o adam, hem de Riyaset-i Cumhur Orkestrası Şefi'nin engelleme çabalarına rağmen solistleri bulur, orkestrayı ve koroyu oluşturur, eseri besteler ve Türkiye'nin ilk opera eserini yaratır.</span> </span></i></div><div></div><div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<span style="color: #0070c0;">Saygun, o uykusuz geceler için sonradan şöyle yazacaktır:</span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;"></span><br />
<span style="color: #0070c0;">"Ah bu çalışma... Zaman kısa, imkânlar son derece sınırlı... Ama içimiz coşkun.</span><br />
<span style="color: #0070c0;">Yalnız benim değil, bütün görev almış arkadaşlarımın içi şevkle kaynıyor. </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Acaba o atılım üstüne atılım yıllarında içimizde duyduğumuz dinmek bilmez heyecanı, </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">sönmek bilmez ateşi şimdiki kuşaklar nasıl duyuyorlardır". </span></span></i><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;"></span><br />
<br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=7&cp=-1&attdepth=7&imgsrc=cid%3a8.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_1132fc02e96ea530a938f70ff16fb1333f43fd374a939b7a1b39d587795333c7&oneredir=1" /></span></i></div></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
</span></i></div><div><span style="color: #0070c0;"></span></div><div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Atatürk, gelişmeleri uzaktan takip eder. </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Bir ara Sovyet Sefiri Karahan'a </span><span style="color: #0070c0;">"Sen anlarsın, git bir bak" deyip provalara yollar. </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Olumlu haber alınca kendisi de gidip izler bir provayı...</span> <br />
<br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=8&cp=-1&attdepth=8&imgsrc=cid%3a9.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_71ee951b7ed73a4d38ff94b51e537217ef8f6e7509cef7e1fae75edee1783f27&oneredir=1" /></span></i></div></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"> </span></i> </div><div></div><div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<span style="color: #0070c0;">Ve Özsoy, 19 Haziran 1934 gecesi, iki devlet adamının huzurunda sahnelenir. </span><br />
<span style="color: #0070c0;">Atatürk, bu mucizenin yaratıcılarını gece Çankaya Köşkü'nde ağırlar, kutlar. </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Ve engellemeye çalışanlara der ki:</span> <br />
<span style="color: #0070c0;">"Bu, bir devrim hareketidir!“</span> <br />
<br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=9&cp=-1&attdepth=9&imgsrc=cid%3a10.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_3f5fc67bf1aae2fde34730a9b272c87d56cb475222d34d293982eb85cbfb5873&oneredir=1" /></span></i></div></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
</span></i></div><div></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<span style="color: #0070c0;">7 Eylül'de Adnan Saygun'un 100. doğum yıldönümü kutlandı. </span></span></i></div><div align="center" style="text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;">Saygun'u ya da Özsoy'u anımsayan kaç kişi var bugün?</span> </span></i></div><div></div><div><div align="center" style="margin-bottom: 12pt; text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><br />
<span style="color: #0070c0;"> Ya da, daha anlamlı bir soru: </span></span></i></div><div align="center" style="margin-bottom: 12pt; text-align: center;"><i><span style="font-size: 14pt;"><span style="color: #0070c0;"></span><b style="color: #7f003f;"> "O devrim yıllarının dinmek bilmez heyecanını, sönmek bilmez ateşini" şimdikiler nasıl duyuyorlar? </b><span style="color: #7f003f;"> </span> <br />
<img src="http://94.245.116.13/att/GetInline.aspx?messageid=3cab0d56-0b42-11df-a653-00215ad99524&attindex=10&cp=-1&attdepth=10&imgsrc=cid%3a11.2944987370%40web53804.mail.re2.yahoo.com&hm__login=haleguloglu&hm__domain=hotmail.com&ip=10.211.6.8&d=d4817&mf=0&hm__ts=Mon%2c%2010%20Oct%202011%2019%3a51%3a57%20GMT&st=haleguloglu&hm__ha=01_9276a263008bc79995684990051be74da8d7ae88a1a1214a96d284b537a07e50&oneredir=1" /></span></i></div></div>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-10063115817769333462011-10-09T12:20:00.001-07:002012-02-29T12:30:51.271-08:00KUL KURAR KADER GÜLERMİŞ...<span style="color: #741b47; font-size: x-large;"><em><strong>KUL KURAR KADER GÜLERMİŞ</strong></em></span><br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihEu7UHuVZKd-ZJ2is542O7Yfa18sr2mQs3zvLLuiIuZUU16GesvEeRN0-tY2ws4uYUQeagzgjN3AQliu76vXKEfRXjBYqR2zkKuRXPn-d3YfZynmgbnVh19hDEgTKLcOMq_AcstgCVKg/s1600/imagesCAXLCO4I.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; cssfloat: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEihEu7UHuVZKd-ZJ2is542O7Yfa18sr2mQs3zvLLuiIuZUU16GesvEeRN0-tY2ws4uYUQeagzgjN3AQliu76vXKEfRXjBYqR2zkKuRXPn-d3YfZynmgbnVh19hDEgTKLcOMq_AcstgCVKg/s1600/imagesCAXLCO4I.jpg" uda="true" /></a></div><span style="clear: left; color: #0c0c0c; cssfloat: left; float: left; font-family: "Tahoma", "sans-serif"; font-size: 18pt; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"></span><span style="color: #c27ba0;"><em> <span style="color: #0c0c0c; font-family: "Tahoma", "sans-serif"; font-size: 18pt;"></span></em></span><br />
<br />
<span style="color: #c27ba0;"><em><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #0c0c0c;"><span style="color: #a64d79;">Hava kararmıştı. </span> </span><span style="color: #2a2a2a;"></span></span></span></em></span><br />
<div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #0c0c0c;"><span style="color: #c27ba0; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Yoğun bir günün ardından sessizce yatak odasına çekildi.<br />
</em></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #0c0c0c;"><span style="color: #c27ba0; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Üzgündü. Yarın annesine, babasına ve kardeşlerine veda etmek zorunda kalacaktı.<br />
</em></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #0c0c0c;"><span style="color: #c27ba0; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Ailesi İstanbul'a giden gemi ile gidecek, o ise İzmir'e gidene binecekti...<br />
</em></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Halbuki neler hayal etmişti. Evlatları ve ailesiyle bir arada yaşayacak, çocuklarını en iyi okullarda okutacaktı.<br />
</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Ama olmadı, olamadı! Bir göç dalgası onların tüm hayatını mahvetmişti.<br />
</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Yaşananlar ve şartlar böylesi bir gidişi zorunlu kılmış ve o doğduğu, hayat bulduğu, hayaller kurduğu topraklara veda etmek zorunda kalmıştı....<br />
</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Şiddet, zulüm, vahşet görmüşler, her yanı bir korku dalgası sarmış ve onlar yaşam şansı bulamadıklarından gitmeye karar vermişlerdi.</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Gidecekleri ülke onların sıgınabilecekleri, güven duyabilecekleri tek ülke, tek dayanaklarıydı.</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Onlar Türkiye'ye gideceklerdi...<br />
</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Türkiye'ye!<br />
</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Yüzyıllardır göçe ev sahipliği yapmış ve göç acısı yaşamış bir ülke'ye....<br />
</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Kırım'dan Kafkaslar'a, Balkanlar'dan Ortadoğu'ya...</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Her zaman ihtiyaç duyan her insana ev sahipliği yapmış, insani duygularını hiçbir zaman kaybetmemiş, yüzyıllardır göç acısı yaşamış ve kapılarını her zaman açık bırakmıştı Türkiye. </em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Göç demek yıkım demekti. </span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Kültürel, sosyal, ekonomik, ve siyasi anlamda yaşadığınız ülke ile tüm bağlarınızı kopartmanız demekti.<br />
</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Son günlerde böylesi göç acısı yaşayan Suriye halkı, Türkiye sınırından giriş yaparak göç mağduru olma yolunda hızlı bir şekilde ilerliyor.<br />
</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Sayıları 11 bin'i bulan ve çoğu yaşlı, çocuk ve kadınlardan oluşan savunmasız insanlar; vahşetin, katliamın, yıkımın izlerini taşıyorlar...<br />
</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Hayatlarının nereye savrulduğunun farkında bile değiller.<br />
</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Tek istedikleri huzur dolu bir ortam ve can güvenliği. </span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Korkusuzca ürkmeden uyuyabilecekleri bir gece belki de.</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Suriye lüks ve ihtişamın, fakirlik ve sefaletle taban tabana zıt yaşandığı bir ülke.</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Bir bakmışsınız şık hanımlar-beyler, lüks arabalar, o partiden bu partiye koşturan, ihtişamın tavan yaptığı o zengin zümrenin yaşam şansı bulduğu Suriye... </span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Diğer tarafta ise; yaşam savaşı veren ciddi bir baskı uygulanan nefes almak için zorlanan Suriye... </span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Sayısız köyü, türlü anlaşmalarla ortadan ikiye bölen, sınır geçiş noktalarında yavuklusuyla kardeşiyle tel örgülerin arasında hasret gideren, romanlara, filmlere, vuslatlık aşklara ve hayat hikayelerine konu olan bir ülke Suriye.</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Düşünün devletler arasında imzalanan anlaşmalarla kardeşinizi, malınızı, mülkünüzü terkettiğiniz ülkeye bırakıyorsunuz ve o ülkede, toprak sahibi olduğunuzu ispatlarsanız işte o zaman; ''Pasavan'' denilen özel bir kimlikle malınıza mülkünüze ulaşma şansınız oluyor.</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Yüzlerce yıl Osmanlı İmparatorluğu'nun sınırları arasında kalmış, adım başı Osmanlı'ya dair izler taşıyan bu ülke, sınır komşuları ve konumu gereği hep gündemde oldu. </span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Bölgede huzur ortamını yok edecek tüm fırsatlar değerlendirildi ve bu stratejiler yüzünden yıllardır kaos ortamı hiç eksik olmadı.</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Öyle yada böyle artık Dünya değişiyor...</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Zorlamayla, baskı altında dikta rejimini benimseyen tüm ülkeler, artık değişen dünyanın, gelişen ve hissedilen özgürlükçü ruhunu tutabilme şansını kaybetti.</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Teknolojinin gücü ile dünya insanının her yere ulaşabilmesi, bir anlamda dünyanın küçülmüş olması bu tür değişimleri zorunlu kılmaya başladı.</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Hepimiz insanız. </span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Çok daha güzel şartlarda yaşamayı arzu ederiz. </span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Bu uğurdada belki isyan, belki başkaldırı her ne derseniz deyin mücadele ruhumuzu asla kaybetmeyiz.</span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Sinmek, kabullenmek bir noktada isyanı getiriyor. </span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Aynı Suriye, tüm Ortadoğu, Balkan'lar ve Kuzey Afrika'da yaşananlar gibi...</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><b><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Halk bilinçleniyor ve kendi KADERİNİ KENDİ ÇİZMEK İSTİYOR...</span></b></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><b><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Hani derler ya ''KUL KURAR, KADER GÜLERMİŞ.'' diye...</em></span></b><b><br />
</b><em><b><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"> </span></b><b></b></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><b><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>HAYATTA KALMAK ADINA; </em></span></b><b><br />
</b><b><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em> </em></span></b></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><b><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>HAYATA DAİR, YAŞAMA DAİR, UMUTLARINIZA HAYALLERİNİZE DAİR, ÖZLEDİKLERİNİZ İSTEDİKLERİNİZ BİR AN DA ÖNEMİNİ YİTİREBİLİYOR.</em></span></b><b><br />
</b><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"> </span></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Umudunuzu, ümitlerinizi tekrar canlandırmak adına yeni, yepyeni bir hayata sıfırdan başlamak zorunda bırakılıyorsunuz.</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><em>Geride bıraktıklarınızın acısı ve özlemi her ne kadar yüreğinizi acıtsa bile yaşamak adına, ayakta kalmak adına mücadele etmek durumundasınız.<br />
</em></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><b><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Kul'sunuz kuruyorsunuz, kader size ne kader güler ise onu yaşamak zorunda kalıyorsunuz...</span></b></em></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><span style="color: #a64d79;"><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;"></span></span></div><div class="ecxMsoNormal" style="line-height: normal;"><em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Sevgiyle Kalın</span></em><br />
<br />
<em><span style="color: #a64d79; font-family: Georgia; font-size: large;">Hale GÜLOĞLU</span></em></div>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-75452591365878287022011-09-08T15:42:00.000-07:002011-09-08T15:45:46.326-07:00İNSANDIR BAYRAMI BAYRAM YAPAN...<span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Güzel bir pazar sabahına uyanır uyanmaz, ''Bugün, şöyle bir İstanbul nostaljisi mükemmel olur'' diyerek SultanAhmet'e doğru yola koyuldum. </span><br />
<div dir="ltr" style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><a href="http://t2.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcR-cH1i7QCCkKH354FeRGjumgERkBowd9KN2l7D1zDHr10jRdcN" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span style="color: #4c1130;"><img border="0" class="rg_hi" data-height="194" data-width="259" height="479" id="rg_hi" sb_id="ms__id974" src="http://t2.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcR-cH1i7QCCkKH354FeRGjumgERkBowd9KN2l7D1zDHr10jRdcN" style="height: 194px; width: 259px;" width="640" /></span></a><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Her nasıl daldıysam bir anda yolları karıştırdım ve kendimi ara sokakların birinde buldum. </span></div><div dir="ltr" style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><strong><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;"> </span></strong><br />
<strong><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">İstanbul burası!</span></strong><br />
<br />
<strong><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Derin bir kuyu gibi! </span></strong></div><div dir="ltr" style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><span style="color: #4c1130;"> </span></div><div dir="ltr" style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"></div><div dir="ltr" style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Herkes bir o yana bir bu yana, kısa günün uzun koşuşturmaları içinde savrulup duruyordu. </span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Ramazan Bayramı'nın son günlerinden arefe günlerindendi bugün.</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Ellerde paketler en gerekli olanlar alınıyor, özel bir güne özel bir telaşın izleri yüzlerden hissediliyordu.</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Bayram sabahına hazırlık vardı malum...</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Yılda iki kez kapımızı çalan, sevdiklerimizle bizleri buluşturan, manevi duygularımızı en üst düzeye çıkaran o güzel Bayram gününe dairdi tüm bu çabalar.</span></div><div align="left" dir="ltr"><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: #4c1130;"><strong>Kimimizin bir ay oruç tutarak nefsimize hükmettiğimiz</strong>, kimimizin bu bir ayın faziletin yaşamadan daha bir sahiplendiği, kimimizin ise ''Oooo! Süper oldu bu tatil, fırsat bu fırsat değerlendirelim'' dediği insanlığa bahşedilmiş en güzel günlerden birineydi tüm bu hazırlıklar.</span></span></span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><br />
<span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Öyle ya! </span></div><div dir="ltr"><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: #4c1130;"><strong>Bir milletin yapısının en temel hazinelerinden olan </strong>adetlerimiz, gelenek ve göreneklerimizin hatırlandığı, yardımlaşmanın, dayanışmanın en güzel örneklerinin sergilendiği anlardı Bayramlar.</span></span></span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Her gelen asrın, bir öncekini aratır misali, eskilerin bir önceki neslin yaşadığı bayram manzaralarını dillerine doladığı, geçmişe dair bir şeylerin yok olup gittiği ve unutulduğu gerçeğinin hissedildiği günlerdi Bayramlar... </span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Tıpkı çocukluğumuzda diye başladığımız Bayram sohbetleri gibi, o çok bilindik maziye özlemin anlatılmasıdır Bayramlar... </span></div><div dir="ltr"><br />
<span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Tüm Müslüman Dünyası'nda bir an da kutlanan, <strong>Bosna'dan-Makedonya'ya,Kosova'dan- Batı Trakya'ya, tüm Balkanlardan-Trablusgarp'a oradan Semerkant'a uzanan, tek bir ses tek bir yürek olarak kutlanan o fazileti yüksek günlerdir Bayramlar</strong>...</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><br />
<span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Benim bu Bayram yüreğim buruk!</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Ben tüm <strong>İNSANLIĞIN SINIFTA KALDIĞINI </strong>düşündüğüm bir Ramazan yaşadım.</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Kardeşin kardeşi vurmayacağı, sahip çıkacağı, kanın akmayacağı, anaların-babaların-bacıların-kardeşlerin ağlamayacağı bir Ramazan dı gönlümden geçen...</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Açlığın sefaletin olmayacağı, böyle bir olay var ise tüm dünyanın yardım edeceği, dil-din-renk gözetmeksizin tüm dünyanın seferber olacağı bir ay olmalıydı bu Ramazan.</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><span style="font-size: small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: #4c1130;">Evet; <strong>İnsanlık kaybetti!</strong></span></span></span></div><div dir="ltr"><strong><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Barış kaybetti!</span></strong></div><div dir="ltr"><strong><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Sağduyu, iyiniyet kaybetti!</span></strong></div><div dir="ltr"><strong><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Dostluk kaybetti!</span></strong></div><div dir="ltr"><strong><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Vefa kaybetti!</span></strong></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Peki ya kazandığını zannedenler!</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Bir sonraki dönemi garantilemek adına, belki de hayatları boyunca değil o sokakları, içinde yaşayanları bile hatırlamayacakları mekanlara gidip, o ev senin bu ev benim arkalarında basın ordusu ile şov yapanlar...</span></div><div dir="ltr"><span style="font-size: small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: #4c1130;">Kan döküp, kendilerini farklı bir statüye koyup aslında zavallı olan, <strong>hırs bürümüş kan çanağı gözleriyle sağa sola demeçler veren insan kılıklı vatan hainleri kaybetti.</strong></span></span></span></div><div dir="ltr"><span style="font-size: small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: #4c1130;">Açlık nedeniyle milyonlarca insanın binlerce bebeğin yaşamını yitirdiği, adına BM denilen kendi depolarındaki tonlarca gıda malzemesinden habersiz olan onları dağıtmaktan aciz, adını Birleşmiş değil Ben diye algılayan, sözde uluslararası bir insanlık kuruluşu olduğunu iddia eden,<strong> özde ise hala dil-din-ırk üçlemesine takılmış olan o insani güç kaybetti.</strong></span></span></span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Batı Trakya da müslüman azınlığın haklarını gaspeden,<strong> Türk'üm kelimesinin kullanılmasını yasaklayan</strong>, Müslüman toplulukları birbirine düşürerek binlerce aileyi gözyaşına boğan, insana değil kendi çıkarlarına hizmet eden dünya kaybetti.</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><span style="font-size: small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: #4c1130;">Peki <strong>ya kazananlar!</strong></span></span></span></div><div dir="ltr"><strong><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Hiç kimse! İnsanlığın ölmeye başladığı, hırsların tüm evreni esir aldığı bu dünyanın kazananı yok, kaybedeni çok...</span></strong></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Her ne kadar böyle olsa da bizler kendi küçük dünyamızda ulaşabileceğimiz her yere; yüreğimizi, dostluğumuzu, desteklerimizi götürmekten asla vazgeçmeyelim.</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">İyiliğin kötülüğü yeneceği, dostluğun düşmanlığı yok edeceği, sabrın selamet olacağının asla unutulmayacağı, anaların babaların şehit evlatlarının mezarına gitmeyeceği, insanlığın bayram sabahına ağlayarak değil gülerek merhaba diyeceği, güçlünün güçsüzü her daim gözeteceği,<strong> İNSANLIĞIN KAYBETMEYİP KAZANACAĞI </strong>bir dünya yaratalım. </span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><span style="font-size: small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: #4c1130;">Biliyorum ki<strong> böylesi bir dünya, bir hayal! </strong></span></span></span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Ama güzel bir hayal!</span></div><div dir="ltr"><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: #4c1130;">Ve inanıyorum ki, <strong>bazen küçük bir dokunuşun tüm duvarları yıkacağı tüm hayallerimin gerçek olabileceği o güzel BAYRAMLAR bir gün gelecek...</strong></span></span></span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><strong><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">BARIŞA ÖZLEMİN OLMAYACAĞI NİCE BAYRAMLAR GEÇİRMENİZ DİLEĞİYLE!</span></strong></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><br />
<span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Sevgiyle Kalın</span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130;"></span></div><div dir="ltr"><span style="color: #4c1130; font-family: Verdana; font-size: small;">Hale GÜLOĞLU</span></div><div dir="ltr"></div>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com5tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-67722868810773841352011-08-07T12:50:00.000-07:002011-08-23T05:54:24.742-07:00RAMAZAN GELDİ.<div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpevINho6fAt8h17X7wNh_lf4LSTy08of67AtWx9pPOacompMowvlWgSF-cgDPYGiH1vH4ssMuD8wk8YfPd3k0bTHHaQcdVnWaMGUoq2x7I73Bi6_vABhf0Yx5RTU9aMQyiY5S0ju6BKQ/s1600/DSC_0180.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="171" naa="true" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpevINho6fAt8h17X7wNh_lf4LSTy08of67AtWx9pPOacompMowvlWgSF-cgDPYGiH1vH4ssMuD8wk8YfPd3k0bTHHaQcdVnWaMGUoq2x7I73Bi6_vABhf0Yx5RTU9aMQyiY5S0ju6BKQ/s320/DSC_0180.JPG" width="320" /></a></div><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;"><strong>Yine Ramazan geldi!</strong></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Gönüllerin arındığı,kibir, bencillik, hasetlik duygularının son bulduğu, nefis muhasebesinin yapıldığı, ihtiyacı olanlara ve yaşlılara yardım eli uzatıldığı, dayanışmanın en yüksek seviyeye ulaştığı, o kutsal ve mübarek ay…</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><strong><span style="color: black;">11 Ayın Sultanı Ramazan</span></strong><span style="color: #2a2a2a;">. </span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Kendi adımıza, günah-sevap cetvellerini çıkarttığımız, kar-zarar bilançosunu yaptığımız, manevi bir hesap ayıdır bu ay... Anadolu’dan, Rumeli’ye tüm İslam aleminde yaşanan, Müslüman’ların en kutsal ayıdır Ramazan…</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="color: #38761d;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Göç acısı yaşayan, yeni vatan kaygısına düşmüş, geride bıraktıklarına dair özlemlerini yüreklerinden atamayan Rumeli insanı ise, Ramazan’ı bir başka yaşar. Onlar için <strong>Rumeli demek, vatan demek, taşı toprağı altın demektir.</strong> Yerleştikleri heryerde, gelenek-görenek ve adetlerini sürdürmeye, onları yaşatmaya çalışmışlardır. </span></span></span></span><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Bir başka olurdu onlar için Ramazan.</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Ramazan'ın ilk gününe, gece sahurla Bismillah denir ve oruca başlanır. İftar ve sahur vakti ise, çok önemlidir. Evler de özellikle de mutfaklarda, iftar ve sahur için yapılan hazırlıklar, tüm gün sürer, dururdu. Evin hanımı, her gece ne pişirsem telaşına düşer, erkekler ise tüm gün;</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;"> -Ev de, iftar da ne yemek var?</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">-Eksik bir şey var mı, acaba?,</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">-Ya canım şunu da istedi, bir haber versem de onu da yapsınlar.’’gibi hep yemek düşünür vaziyetinde günü geçirirlerdi.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Her gece, ya bir yakın iftara gelir, ya da bir yakına iftara gidilirdi.</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Sıcak, sıcak taze ramazan pidesinin o kendisine has kokusu ise, bir başka güzeldi.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">İftar yemeklerinin vazgeçilmezi ise, iftariyelikler, gözleme, tatlılar, hoşaflar, bulmaçlı köfte, büryan,börekler, çeşit çeşit yiyecekler, bereketin ve bolluğun olduğu sofralar, her gece bu mübarek gecenin hikmetini müjdelerdi.</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Yemeğin arkasından içilen kahvelerin, o doyumsuz sohbetlerin tadı ise bir başkaydı. Büyükler yemek biter bitmez, hemen namaz telaşına girerler, evin genç kızları ise,bir an önce sofrayı toplama derdine düşerlerdi…</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Ramazan’ın değişmeyen sembolü, nostaljisi ise davulculardı.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Ramazan‘ın geldiğini müjdeleyen davulcu, on beşinci gün,her evin kapısına tek tek gider, maniler söyleyerek ya para, ya da bir hediye beklerdi.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Babaannem ise, her zaman ki sabit tavrıyla, her yıl kapıya gelen davulcuya çorap vererek, beni çıldırtmak gibi bir çaba içinde olurdu.</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">-‘’Babaanne, davulculara neden hep çorap veriyorsun? Bu sene para versen ne olur ki!’ desem de, o asla beni dinlemez;</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Üstüne üstlük bir de bana kızarak;</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">-‘’Çekil sen anlamazsın, çocuksun ‘’der, ne çorap renginden ödün verirdi, ne de davulcuya ‘’Bak davulcu efendi, sen her gece mutlaka bizim kapıya gel, ben sana yine çorap vereceğim.’’ demekten asla vazgeçmezdi…</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Gerçi ev halkı, davulcunun bu sonsuz hizmetinden pek memnun olmazdı ama, yapacakta bir şey yoktu.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Bu film her yıl tekrarlanır dururdu…</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;"> Çok güzeldi, çok özeldi o günler...</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Şimdi ise,şehir hayatının getirdiği yozlaşmanın en çarpıcı örneği, Ramazan Ayında yaşanıyor.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><strong><span style="color: #2a2a2a;">Artık kapıma davulcu gelmiyor.</span></strong></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><strong><span style="color: #2a2a2a;">Bir yere iftara giderken, haber vermeden asla gidemiyoruz.</span></strong></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><strong><span style="color: #2a2a2a;">Çoğunlukla evlerde değil, restaurantlarda iftar yemeklerine davet ediliyorum.</span></strong></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><strong><span style="color: #2a2a2a;">Ne kadar hazin ama, artık evlerde, günümüzde yaşanan Ramazan böyle …</span></strong></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Bir de kendi kültürel kimliğimizi yansıtan bu mübarek ayın,toplumsal yönden ,medyatik yönden, yaşadığımız bir yönü var.</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Tüm camilerin minareleri mahyalarla süslenmeye başlar. Şehirlerarası cami gezileri yoğunlaşır.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">İbadet yerleri, dolar-taşar bu mübarek ayda…</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Yazılı medya da hazırlıklarını yapmış, günler öncesinden Kur-an CD si, Ramazan ‘a özel hediyeler ve cüzlerin dağıtımı için, kupon biriktirme eylemlerine başlamıştır bile.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Bu arada görsel medya da boş durmaz tabii...</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Şarkıcı-türkücü, her kimi bulduysa, Ramazan sohbetleri programları adı altında, Dede Efendi’den ilahilere, oradan manilere ve günümüz şarkılarına uzanan programlarıyla, İslam alemine maneviyatı yüksek bir ay yaşatma çabası içinde olurlar.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Yarışma programlarında ise,bu ayın mana ve önemine uygun, Ramazan hediyeleri olur mutlaka.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Her kanal da ‘’Ramazan geldi, hoş geldi’’ gibisinden medyatik din bilimcilerinin katıldığı, eğitici paket programlar hemen ekranlarda yerlerini alır.</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;"> Hele bir de, soru cevap şeklinde olanlar vardır ki ,bazı soruların cehaleti insanı şaşkına çevirecek türdendir.</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><strong><span style="color: #38761d;"><span style="font-size: large;"><span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><span style="color: #2a2a2a;">Ramazan geldi ,medya da üstüne düşeni yapmalı tabiiii… </span><span style="color: #2a2a2a;">Yeter ki halk, o feyzi yaşasın.</span></span></span></span></strong></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Bu arada, bu mübarek ayda hadis-i şerifin dediği gibi,</span><span style="color: black;">’<strong>’ cennetin kapıları açılacak, şeytan zincire vurulacak’’tır</strong>.</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Şeytanı zincire vursanız ne olacak ki, maşallah neferleri fırsat bu fırsat deyip, hiçbir boşluğu kaçırmayıp ,menfaatlerine uygun olabilecek en küçük bir imkanı bile değerlendirme gayretiyle, nefis mücadelesinde zafer kazanma peşindedirler...</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">İftar sofralarında yerlerini alan, bazı neferler ise, siyasi kimlikleri adına, sırf politik kaygılarından dolayı ve gelecek seçimde ya kaybedersem endişesiyle, inanılmaz bir performans sergileyerek, bir gün iftar sofralarında, bir gün yardım paketlerinin başında yer alıp, bu ayın tüm hikmetlerinden yararlanma derdine düşerler.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Öyle ki; bu mübarek ay, halkı ayaklı oy pusulası olarak gören, kurulan iftar çadırlarında baş köşede oturan, yardım ve hayır hissiyatlarının ne kadar çok olduğunu bir an da fark eden, bu kutsal ayı şahsi istekleri ve hırsları için kullanan, hayatımızın gerçeklerini temsil eden şahsiyetlerle doludur.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #2a2a2a;">Unutmayalım ki; </span></span><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #2a2a2a;">Her yıl;</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><strong><span style="color: #2a2a2a;">Ruh, nefsin arsızlığından, aklın itaatsizliğinden, kalbin melankolisinden, yorulan bedenimizin yükünü çekmekten bitap düşmüş iken</span></strong><strong><span style="color: #2a2a2a;">, Ramazan imdada yetişir</span></strong><span style="color: #2a2a2a;">…</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Ramazan ayı, <strong>Kutsal kitabımız Kur’an Kerim’in indirilmeye başladığı</strong> aydır…</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="color: #2a2a2a;">Bu ay; oruç, <strong>ibadet,mukabele, sabır ve rahmet</strong> ayıdır..</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="color: #2a2a2a;">Bu ay, <strong>açlıkla terbiye edilen nefsin, ruhu dinginleştirdiğine şahitlik etmek</strong> demektir.</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="color: #38761d; font-size: large;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #2a2a2a;">Ramazan ayınız mübarek olsun....</span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpevINho6fAt8h17X7wNh_lf4LSTy08of67AtWx9pPOacompMowvlWgSF-cgDPYGiH1vH4ssMuD8wk8YfPd3k0bTHHaQcdVnWaMGUoq2x7I73Bi6_vABhf0Yx5RTU9aMQyiY5S0ju6BKQ/s1600/DSC_0180.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="171" naa="true" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpevINho6fAt8h17X7wNh_lf4LSTy08of67AtWx9pPOacompMowvlWgSF-cgDPYGiH1vH4ssMuD8wk8YfPd3k0bTHHaQcdVnWaMGUoq2x7I73Bi6_vABhf0Yx5RTU9aMQyiY5S0ju6BKQ/s320/DSC_0180.JPG" width="320" /></a></div><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #2a2a2a;"></span></span><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #2a2a2a;"><span style="color: #38761d;">Sevgiyle kalın...</span></span></span></span></span></div><div class="yiv1178507121ecxmsonormal" style="margin: 0cm 0cm 16.2pt;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: #38761d;"><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="color: #2a2a2a;"> </span></span><span style="color: #2a2a2a;"><span style="font-family: Times New Roman;">Hale GÜLOĞLU</span></span></span></span></span></div>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-59627982706145351252011-07-17T14:05:00.000-07:002011-08-11T13:25:24.453-07:00<table border="1" bordercolor="#cccccc" cellpadding="0" cellspacing="10" style="border-bottom: medium none; border-collapse: collapse; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none; width: 468px;"><tbody>
<tr><td bordercolor="#ffffff" colspan="4" height="30" width="100%"><div align="center"><br />
<table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: left;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgq0Iss_2E44tfhl2Y6ryz9JZYT4ZxJlndunn4tg9yh-_zUnjJmen8Pn5_F7J2panj-VKIfbYAhKzvSk8b-gu2FIgCMXdxBppcsfH6u9rJwu32IQSoqtxpd8eJPiNIlW__J92LZ5vSgKMw/s1600/kadin2%255B1%255D.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="400" naa="true" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgq0Iss_2E44tfhl2Y6ryz9JZYT4ZxJlndunn4tg9yh-_zUnjJmen8Pn5_F7J2panj-VKIfbYAhKzvSk8b-gu2FIgCMXdxBppcsfH6u9rJwu32IQSoqtxpd8eJPiNIlW__J92LZ5vSgKMw/s400/kadin2%255B1%255D.jpg" width="327" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"></td></tr>
</tbody></table> <div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><br />
</div><br />
<br />
<br />
<br />
<span style="color: #333333; font-family: Times, "Times New Roman", serif; font-size: large;"><strong> <span style="color: blue;">BU EKİM ÇOK ÖZELMİŞ</span></strong></span></div></td></tr>
<tr><td bordercolor="#ffffff" colspan="4" height="1" valign="top" width="100%"><div style="margin-bottom: 0px; margin-top: 0px;"><span style="color: blue; font-family: Times, "Times New Roman", serif; font-size: large;"> Bu ekim çok özelmiş…Çünki; ‘’ 5 Cuma, 5 Cumartesi ve 5 Pazar hepsi bir arada imiş...( Bak sen şu tesadüfe) Böylesi bir durum bir ayda ancak 823 yılda bir olurmuş ve her biri para torbaları anlamına geliyormuuuuş!</span><br />
<span style="color: blue;"><br />
</span><br />
<span style="color: blue; font-family: Times, "Times New Roman", serif; font-size: large;">2010 Ekim ayının en popüler maili idi bu... Beni deli eden hergün sürekli mail kutuma gelen çıgınlık boyutuna gelmiş bir mail idi. Bu kadar mı!</span></div><span style="color: blue;"><br />
</span><br />
<span style="font-size: 9pt;"><span style="color: blue; font-family: Times, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Tabiiki değil! Bir farklısı da;</span></span><br />
<div style="margin-bottom: 0px; margin-top: 0px;"><span style="color: blue;"><br />
</span><br />
<span style="color: blue; font-family: Times, "Times New Roman", serif; font-size: large;">''8 iyi insana yollayın, Çin fengshui’sine gore 4 günde paralar gelecekmiş. Durduran avucunu yalarmış bilesiniz....’’ <br />
<br />
Hadi bakalım yandınız! <br />
<br />
Şimdi bu maili arkadaşlarınıza yollasanız onlarda aynen benim gibi söylenip duracaklardır muhtemelen... Nereden çıktı şimdi bu diye? <br />
<br />
Yollamasanız, ya bu seferde Fengsu ters teperde elinizdeki avucunuzdaki paracıklarınızı alır giderse! <br />
<br />
İki aşamalı bir denklem gibi! <br />
<br />
Yollasanız bir türlü, yollamasanız bir türlü. Üstünüze yüklenen bu ağır sorumluluğun altında ezilir kalırsınız… <br />
<br />
Ben arkadaşlarıma yolluyorum, onlar bana geri yolluyor, sürekli mailler gidip geliyorrr… <br />
<br />
Hele bazıları var ki, o kadar edebi metinler halinde yazılmışlar ki kendinizi kaptırıveriyorsunuz. <br />
<br />
Dünyanın en zengin adamı ( her kimse) trilyonlarını bir kişiye bağışlayacakmış, eğer 10 kişiye yollarsanız siz de bu mirası yakalama şansı elde edebilirmişsiniz. <br />
<br />
Bak sen şu Allahın işine! Olur mu olur! Şans bu ya! Belki de o talihli kişi siz oluverirsiniz!… <br />
<br />
Bazıları da var ki işe dini katarak, inandırıcılıklarını artırmak için sizin manevi duygularınızı istismar ederler... <br />
<br />
‘’Bu mail hacdan geliyor. Dünyayı tavaf ettirmek amaç edinilmiştir. Bu zinciri bozanın başına taş yağdı, dudağında uçuk çıktı, sevgilisi terketti… <br />
<br />
Şimdi bunu listendeki 7 kişiye yolla ve 7 vakte kadar ne olacağını gör.’’ <br />
<br />
Gel de yollama! Başına ya taş yağarsa, ya sevgilin terk ederse…Yollamazsan yandın gitti! <br />
<br />
Bir de, ulusal önem taşıyan, güvenliğimizin tehlikede olduğunu yazan mailler zinciri vardır ki, sanırsınız yarın savaş çıkacak… <br />
<br />
‘’Hophop elementi dünya'da oldukça az bulunan bir element. Bu element geleceğin yakıtı olarak <br />
<br />
görülüyor. ABD bununla ilgili çalışmalar yapıyor. Bu elementin sadece %4'ü ABD'nin elinde. <br />
<br />
Peki birinci kim? <br />
<br />
Türkiye. <br />
<br />
Eğer kısa zamanda organize olup halkı bilinçlendirmezsek, ABD kısa zamanda Türkiye'ye savaş açacak, haberin olsun. <br />
<br />
Sığınak falan yap ! Unutmadan bunu da 7 kişiye yolla ki herkes gelecek tehlikeyi görsün..’’ <br />
<br />
İnanılır gibi değil, değil mi? <br />
<br />
Bu maillerin sayesinde Paranoyak bir toplum olmamıza az kaldı..Bu mailler ki, sadece ilk an da hatırladıklarım…Daha binlercesi var.. <br />
<br />
<strong>Siz, siz olun Unutmayın;</strong> <br />
<br />
Bir yere üye olduğunuz için fidan dikilmez!</span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-top: 0px;"><span style="color: blue;"><br />
</span></div><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none; margin-bottom: 0px; margin-top: 0px;"><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><span style="color: blue; font-family: Times, "Times New Roman", serif; font-size: large;">Bir yerde oy kullandığınız için Türkiye'de bir kanun teklifi yasalaşmaz! <br />
<br />
Bir maili 10 kişiye gönderirseniz dileğiniz yerine gelmez! . <br />
<br />
Gerçekte yardım bekleyen yanan bir çocuk yok. Varsa da aynı çocuk geçen sene zaten bir kez yanmıştı! <br />
<br />
Hastanede kan bekleyen öyle bir vatandaşımız yok <br />
<br />
MSN paralı olmuyor. Logo mogo maviyken yeşile veya mora dönmüyor. Bir yere tıklamanız da gerekmiyor! <br />
<br />
Tanımadığınız yerlerden gelen saçma sapan içerikli mesajları açmayın! <br />
<br />
Sizden şifre isteyen kredi kartı numarası isteyen E-Mailleri silin! <br />
<br />
Arkadaşlarınızdan dahi olsa gelen bu tip SPAM mesajlarını kimseye göndermeyin! <br />
<br />
Bunlar o kadar yazıyorlar ki.. Bir tane bu e-maillerden para kazanan tanıdığınız var mı ? <br />
<br />
Bir e-mail attınız diye size 1000lerce USD parayı neden versin ki? <br />
<br />
Kimse o e-maili başkasına göndermedi diye, GÜNAHA girmez! <br />
<br />
Kimse o mesajları arkadaşlarına atmadı diye, LANETLENMEZ! <br />
<br />
Eğer ki böyle e-mailler alıyorsanız ve içlerindeki dosyaları açıyorsanız BANKA Şifreleriniz, Kredi kartı numaralarınız ve diğer özel bilgileriniz tehlike altında demektir… <br />
<br />
Bizler gözümüzü açalım, güzel ülkemin saf internet kullanıcılarından olmayalım…. <br />
<br />
Sevgiyle Kalın </span></div></div><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none; margin-bottom: 0px; margin-top: 0px;"><span style="color: blue;"><br />
</span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-top: 0px;"><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><span style="color: blue; font-family: Times; font-size: large;">Hale Güloğlu</span></div></div></td></tr>
</tbody></table><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><span style="color: blue;"><br />
</span></div><div class="separator" style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none; clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZhxifuRJgwfvw2bWdXmkre_oNK76gMf-I-z14JeP3CfTwUngLcNivICrs0ZppNcPdadLhYj9wZHIJvg9Hatz1kkWu827nNQTHQMJ66WzEMXqG5ScbCTnmzLxlF0Y-5lS1BEjVfGtSvG8/s1600/IMG_0004.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span style="color: blue;"></span></a></div><div class="separator" style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none; clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgq0Iss_2E44tfhl2Y6ryz9JZYT4ZxJlndunn4tg9yh-_zUnjJmen8Pn5_F7J2panj-VKIfbYAhKzvSk8b-gu2FIgCMXdxBppcsfH6u9rJwu32IQSoqtxpd8eJPiNIlW__J92LZ5vSgKMw/s1600/kadin2%255B1%255D.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"></a></div>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-6034999234074869722011-07-10T14:08:00.000-07:002011-07-10T14:11:08.133-07:00BAHAR TEMİZLİĞİ<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgb96xahgGZBBbhy-Dlbsofv-TJF1u6YcKV9aT9Dzk25MsVSEOfFj9ie9XbM9GDBZm8nZLjilVD1CeVGr_A9djut9HdDPv4hAUeqyAo8osGqyBqWbSHo4gIsXGpfav_BYfmfwBhoXbTtuE/s1600/IMG_5573PPPPPgggggggkesityeni.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" m$="true" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgb96xahgGZBBbhy-Dlbsofv-TJF1u6YcKV9aT9Dzk25MsVSEOfFj9ie9XbM9GDBZm8nZLjilVD1CeVGr_A9djut9HdDPv4hAUeqyAo8osGqyBqWbSHo4gIsXGpfav_BYfmfwBhoXbTtuE/s320/IMG_5573PPPPPgggggggkesityeni.jpg" width="320" /></a></div><span style="color: #993366;"><span style="color: #741b47; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em>Gün ağarmıştı, güneş o güzel yüzünü tüm canlılığıyla hissettiriyordu. </em></span></span><br />
<br />
<span style="color: #993366;"><span style="color: #741b47; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em>Sabahın o derin sessizliğinde, doğanın kirlenmemiş aydınlık yüzüne şöyle bir baktı. </em></span></span><br />
<br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Bahçedeki o güzelim mis gibi </span></span></em></span><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">çiçek kokuları, taaa içine kadar işledi.</span></span></em></span><br />
<br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Gün uzun, ama iş te çoktu.</span></span></em></span><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Bu gün, bahar temizliği yapmalıyım diyordu kendi kendine...</span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"></span><span style="color: #993366;"></span></span></em></span><br />
<br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Güzel bir kahvaltıyla güne başlamalıydı.</span></span></em></span><br />
<br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Kendine hazırladığı o mükemmel kahvaltısını, yemyeşil tabiatın canlanışını izleyerek yaptı ve işe koyuldu.</span><span style="color: #0c0c0c;"> </span></span></em></span><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Tüm gün, koşuşturma derken yoruldu...</span></span></em></span><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #0c0c0c;"> </span></span></em></span><br />
<br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Derin bir soluk aldı, dinlenmeliydi....'' Şöyle güzel bir Türk kahvesi içmeliyim, tüm yorgunluğumu alır.'' diye düşündü...</span></span></em></span><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #0c0c0c;"> </span></span></em></span><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Kahvesini eline aldı. Koltuğa oturdu, ayaklarını da bir sandalyeye uzattıktan sonra gözleri daldı...</span></span></em></span><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #0c0c0c;"> </span></span></em></span><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Önce hayatı, geçmişi, yaşadıkları, yaşayamadıkları, isteyipte elde edemedikleri, ailesi, dostları... </span></span></em></span><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Herşey gözünden, bir film şeridi gibi geçmeye başladı.</span></span></em></span><br />
<br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"> <span style="color: #993366;">Az önce, tüm vücudunu külçe haline getiren bahar temizliğine takıldı aklı...</span></span></em></span><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #0c0c0c;"> </span><span style="color: #993366;">Gerekli miydi? Hayır!</span></span></em></span><br />
<br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Aslında, </span><span style="color: #993366;">bedenini yoran evine gerekli değil di bu temizlik... Hayatına ruhuna gerekliydi...</span><br />
<span style="color: #993366;">Düşündü bir an;</span><br />
<br />
<strong><span style="color: #993366;">YILLAR NE KADAR DA ÇABUK GEÇMİŞTİ....</span></strong><br />
<span style="color: #993366;"></span></span></em></span></span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Hepimiz böyle değilmiyiz. Havalar ısınır, bir kıpırtı başlar içimizde....</span><br />
</span></em></span></span><span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Onu yapalım, şunu yapalım, bunu yapalım... </span></span></em></span></span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Yapacak listemiz hep kabarıktır, hiç eksilmez.</span></span></em></span></span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;"><br />
<span style="color: #993366;">Hayatımız hep sonuca odaklıdır.</span><br />
<span style="color: #993366;"> Çocuk yapmak için evlenir, emekli olmak için çalışırız. </span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;"><strong>Hayatımızın can alıcı noktalarını hiç düşünmeyiz. Çoğu zaman başkaları üzülmesin, kimse kırılmasın diye çabalar dururuz.</strong></span></span></em></span></span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;"></span><br />
<span style="color: #993366;">Ömrümüz elimizden akıp gidiyordur ama, biz bunun farkında bile değilizdir...</span><br />
<br />
<span style="color: #993366;"><span style="color: #993366;">Şimdi bahar temizliği zamanı... Çanlar onun için çalıyor ruhumuzda...</span></span><br />
<span style="color: #993366;"></span><br />
<span style="color: #993366;"><span style="color: #993366;">Önce bir silkinin... Hayatınızı ve kendinizi düşünün..</span></span><br />
<span style="color: #993366;"> </span><br />
<span style="color: #993366;">Bu akıp giden benim zamanım, benim için ne kadar kıymetli deyin kendi kendinize...</span><br />
<br />
<strong><span style="color: #993366;">Kendinizi önemseyin ve unutmayın ki siz teksiniz, sizden başka bir tane daha yok...</span></strong><br />
<span style="color: #993366;">Önce; hayatınızdaki vakit hırsızlarıyla, gereksiz konuşmalarla saatlerinizi alıp, o kıymetli zamanınızı, çöp kutusuna atanlarla başlayın işe.......</span><br />
<br />
<span style="color: #993366;">Ruhunuzu daraltan, gözünüzün ışıltısını, enerjinizi alıp götürenleri; </span><span style="color: #993366;">yaşamınıza huzur değil , mutsuzluk verenleri de </span><span style="color: #993366;">koyun kapının önüne ..süpürün ....çıkarın gitsin....</span><br />
<br />
<strong><span style="color: #993366;">Yazmak, söylemek kolay... Bu nu yapabilmek... Kıyabilmek... Gözden, gönülden çıkarabilmek... Kolay mı peki.?..</span></strong></span></em></span><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #7030a0;"><br />
<strong><span style="color: #4c1130;">Tıpkı kangrenli bir kol gibi, kesip atmadığınız sürece; her gün bedeninizi, ruhunuzu esir alacak ve tüketecek olanları; silmek kolay mı? </span></strong></span></span></em></span></span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #7030a0;"></span><br />
<span style="color: #993366;">Siz iyisi mi, bir kere de kesip atın kurtulun sizi yoranlardan. Koparın... </span><br />
<br />
<span style="color: #993366;"><span style="color: #993366;">Önce belki, kıyamayacaksınız atmaya...</span></span><br />
<br />
<span style="color: #993366;"><span style="color: #993366;">Tereddüt yaşayacak, ya sonra üzülürsem diyeceksiniz.. Korkmayın, cesur olun!</span></span><br />
<span style="color: #993366;"><span style="color: #993366;"></span></span></span></em></span></span><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #0c0c0c;"><span style="color: #993366;"> İ</span><span style="color: #993366;">lk an canınız yansın, bırakın...</span></span></span></em></span><br />
<span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #0c0c0c;"><span style="color: #993366;"></span><br />
<span style="color: #993366;">Peki , ya sonra;</span></span><br />
<span style="color: #993366;"></span></span></em></span><strong><span style="color: #741b47; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em> </em></span></strong><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #0c0c0c;"><strong><span style="color: #993366;">Zaman geçecek, yara iyileşecek, yaşamınızdan bir sayfa kapanıp, küllenip gidecek.</span></strong><br />
<span style="color: #993366;">Şimdi temizlik zamanı, bahar temizliği yapmak gerek...</span></span><br />
<span style="color: #993366;"></span> </span></em></span><span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Şöyle bir çevrenize bakın. Göreceksiniz;</span><br />
<br />
<span style="color: #993366;">Kimi evinde, kimi ruhun da, kimi sosyal hayatında, kimi de ülkede ki siyasi arena da temizliğe başladı bile...</span></span></em></span></span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;"></span><br />
<span style="color: #993366;">Bu öyle bir temizlik ki; b</span><span style="color: #993366;">azıları, </span><span style="color: #993366;">yıllarca görmekten yorulduğumuz o eski yüzleri silip yepyeni bir oluşumla ülke sahnesinde yer almaya hazırlandılar ama değişen fazla bir şey olmadı.</span><br />
<br />
<span style="color: #993366;">Dedik ya; şimdi temizlik zamanı...</span><br />
</span></em></span><strong><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;">Bahar temizliği yapmak gerek..</span></span></em></span></strong></span><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #0c0c0c;"><span style="color: #993366;">Sevgiyle kalın</span></span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="color: #7030a0;"></span></span></span></em></span><br />
<span style="color: #0c0c0c;"><span style="color: #7030a0;"><span style="color: #741b47; font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em>Hale GÜLOĞLU </em></span></span></span><br />
<span style="color: #993366;"></span></span><br />
<span style="color: #993366;"></span> </span></em></span></span><span style="color: #0c0c0c;"><span style="font-family: Georgia, "Times New Roman", serif;"><em><span style="color: #741b47;"><span style="color: #993366;"><span style="color: #993366;">Oysa hayat bir bütün ve her saniye ona dahildir.</span></span><br />
<span style="color: #993366;"><strong></strong></span></span></em></span></span>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-76937678746983954152011-07-08T13:58:00.000-07:002011-07-08T14:36:52.893-07:00TOPLU MEZARLARIN SESSİZ ÇIĞLIĞI ..... SREBRENİSTA---BOSNA<span style="color: navy; font-size: medium;"><span style="color: navy; font-size: medium;"><strong><em><span style="font-size: medium;">“...Dü</span></em></strong></span></span><span style="color: navy; font-family: Arial Narrow; font-size: medium;"><span style="color: navy; font-family: Arial Narrow; font-size: medium;"><span style="color: navy; font-family: Arial Narrow; font-size: medium;"><strong><em><span style="font-size: medium;">şmanlarımız sadece tek bir ırk tanıyorlar; kendi ırkları, tek bir din tanıyorlar; kendi dinleri, tek bir siyasi parti tanıyorlar; kendi partileri. Kendilerinden olmayan ne varsa onlar açısından yok edilmeye mahkumdur...” <br />
Aliya İzzetbegoviç</span></em></strong></span></span></span><br />
<br />
<div class="separator" style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none; clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgbOD7murqxunqw_tSpQ-Wp-ErjrVp-TNJtBFrv1gyBgJtoYvTp2iP8MX21ggN4b3MPJPgHb6sKrfCqgeAn_9TRZ1Bcq1fo593KvXv2nCo9FwnZ0pgVTh4Gqb_-GoVAXSTv74xm6T71IAU/s1600/balkanlarda-tarihi-gun-srebrenitsa-katlima-bosna-hersek-katliam-bosna-44531h%255B1%255D.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" m$="true" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgbOD7murqxunqw_tSpQ-Wp-ErjrVp-TNJtBFrv1gyBgJtoYvTp2iP8MX21ggN4b3MPJPgHb6sKrfCqgeAn_9TRZ1Bcq1fo593KvXv2nCo9FwnZ0pgVTh4Gqb_-GoVAXSTv74xm6T71IAU/s1600/balkanlarda-tarihi-gun-srebrenitsa-katlima-bosna-hersek-katliam-bosna-44531h%255B1%255D.jpg" /></a></div><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><strong><em><span style="color: lightyellow; font-family: Times New Roman; font-size: x-small;"><span style="font-size: x-small;">'r di</span></span></em></strong><span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Bir sabah uzaktan gelen bir gökgürültüsüyle uyandım. ''Birazdan yağmur yağacak'' diye düşündüm. Birden gözüm pencereye takıldı..Dışarıda dumanlar yükseliyordu.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Saraybosna yanıyordu! <br />
Savaş çıkmıştı!<br />
Rüzgar esiyor, kalbim buz gibiydi! </span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Elim ayağım bedenimde değildi sanki! Tüm vücudum uyuşmuştu!</span></span></span></span></span></div><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><br />
</div><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Dün en çok yanımda olanlar, bu gün düşmanca bakıyorlardı bana.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;"><strong>Savaş buydu işte! </strong>Bir gün önce can dediğiniz insanlar, birden düşman oluvermişti.<br />
Bu sizin mücadeleniz diye dayatılan savaş, artık kapımızı çalmıştı...<br />
Ölüm soğuk, ölüm acımasız dı! Bu işin sonu hüzün,karanlık ve gözyaşı olacaktı mutlaka.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Ama bu benim savaşım değildi. İnsan ne kadar öldürerek yaşayabilirdi ki?<br />
İnsanı öldüren hiçbir savaş benim savaşım olamaz dı!<br />
Bu bir cadı masalı olmalıydı...Yarın sona erecek, bir cadı masalı!<br />
Böyle diyordu Bosnalı Müslüman küçük kız.<br />
<br />
Bu gün!<br />
Yüzlerce insan, 775 şehidin başında bekliyorlar.<br />
Binlerce insan hüzünlü... Boşnak,Sırp,Hırvat... Yüzlerce yürek bir arada.<br />
Gözler yaşlı,omuzlar çökmüş, çaresizliğin acısı vurmuş yüzlere..<br />
15 yıl önce katledilen yakınlarının başında derin bir sessizlik ve gözyaşı hakim...<br />
<br />
<strong>Lanet olsun, lanet olsun, lanet olsun.<br />
Böyle diyorlardı bembeyaz kefenlere bürünmüş, bugünün BARIŞ ÇOCUKLARI...</strong></span></span></span></span></span></div><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><br />
</div><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Suçlu kim di?<br />
Nasıl bu noktaya gelindi?<br />
Avrupa'nın göbeğinde böylesi bir dram yaşanırken, her fırsatta, dünya'ya medeniyet ve insanlık dersi vermeye kalkan devletler neredeydi?<br />
Suçları sadece Müslüman olmak olan bu insanların, vahşice katledilip böyle bir etnik soykırıma maruz kalmalarına neden dünya duyarsız kaldı?<br />
Sorular bitmedi tükenmedi!<br />
Keşke'ler, niçin'ler yargılandı hep yüreklerde.<br />
<br />
Kardeşçe yaşanılan Yugoslavya'da herşey 1 mart 1992 'de bağımsızlık adına yapılan referandumdan, evet çıkması sonucu, etnik bir soykırım hareketinin düğmesine basılmasıyla başladı.<br />
Müslüman halka gözdağı vermek amacıyla Sırp milisler, ülkenin her yerinde şiddetin dozunu arttırarak toplu katliamlarda binlerce insanı katlettiler.<br />
Hedefleri Müslüman, erkek ve çocuk olan bu katliamın başaktörleri eski bir psikiyatri doktoru, bir general ile ona bağlılık gösteren gözlerini kan bürümüş Sırp saldırganlardı...<br />
Bu öyle bir dramdı ki, vahşetin boyutu hergün daha da çoğalıyordu.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Ülkenin heryerinden çığlıklar yükseliyordu.<br />
O çok medeni olduklarını savunan devletler, bu çığlıklara kulaklarını tıkamış, sadece seyretmekle yetiniyorlardı...<br />
<strong>Her gün binlerce Müslüman canını kurtarmak pahasına, yerini yurdunu bırakıp göç etmeye başlamışlardı.</strong>Can güvenlikleri için göçe zorlanan bu insanlar, <strong>BİRLEŞMİŞ MİLLETLER BARIŞ GÜCÜ</strong> tarafından, sözde güvenli bölge <span class="yshortcuts" id="lw_1278964622_0">ilan</span> edilen, koruma altına alınan Srebrenista, Zepa ve Goradze'ye yerleştiler.<br />
İki yıl, hiçbir yardım konvoyunun ulaşamadığı bu bölgelerde sıkıntılarla karşılaşan Boşnaklar, tüm silahlarını da Barış Gücü askerlerine teslim edince savunmasız kaldılar.<br />
Güvendikleri tek güç olan Birleşmiş Milletlerin Barış Gücü, 11 temmuz 1995'te başlayan etnik soykırım hareketinde duyarsız, ve belki de bilinçli olarak ilgisiz davranınca, bedelini 10 bin Boşnak Müslüman sivil halk, hunharca katledilerek ödedi...<br />
Barış Gücü askerlerinin eksilmeyen tek kurşunlarına karşılık, katil sırp milisleri, direnişsiz, önlerine çıkan herkesi acımasızca katlettiler.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Ellerini uzatsalar dokunacakları noktadaki, AVRUPA VE DÜNYA DEVLET'LERİNİN gözleri önünde olan olaylara karşı duyarsızlığından cesaret alan Sırp'lar planlı, destekli, korkusuzca etnik soykırım planını gerçekleştirdiler...<br />
Üstüne üstlük, 15 yıl sonra bu gün, soykırımı yapan savaş suçlusuna ödül verenleri kınayamayacak kadarda, ilgisiz kaldılar.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Bu öyle bir katliamdı ki, tek bir bomba atışıyla, savunmasız, okul bahçesinde oynayan 105 çocuğu gözlerini kırpmadan öldürebilecek kadar gözü dönmüş insanların acımasızlığını, tarihin sayfalarına yazdırmıştı!<br />
Bu öyle bir katliamdı ki, Avrupa’nın göbeğinde 312 bin kişi hayatını kaybetti. Ölenlerin 35 bini çocuktu...<br />
Bu kayıpların 200 bin kadarı Boşnak halkına ait olup, sistematik bir şekilde bu insanlar soykırıma uğradılar.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Evini terk eden 2 milyon kişi ile 18 bin kişi de kayıptı...<br />
Tecavüz kamplarında yaşanan tüyler ürpertici olaylar yüzünden ise, ruh sağlığını yitirmiş,yaşam hakkı elinden alınmış,tüm hayalleri yıkılmış,hayatları mahvolmuş 50 bin tecavüz mağduru kadın vardı savaşın o kanlı yüzünde... .<br />
Düşünün! <br />
7 yaşında, bilemediği anlayamadığı bir sebeple,tanımadığı bir <span class="yshortcuts" id="lw_1278964622_1">cani</span> tarafından tecavüz edilen bir çocuğa, savaşı, haklıyı, haksızı nasıl anlatabilirsiniz ki?<br />
Asla anlatamaz sınız!<br />
Her savaşta vardır tecavüz denen bu acımasız, bu soysuz eylem!<br />
Ama böylesi bir vahşet, hiç bir savaşta, savaş stratejisi olarak benimsenmemiş, bu kadar önplana çıkmamıştır.</span></span></span></span></span></div><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;"><strong>Barış zamanına benzemez savaş günleri. Yok edişi simgeler...<br />
Yok ettiğide insandır... Ruhların ,bedenlerin yok edildiği, halen mezarlarına ulaşılamayan o çaresiz insanlardır savaşın gerçek yüzü!</strong></span></span></span></span></span></div><div style="border-bottom: medium none; border-left: medium none; border-right: medium none; border-top: medium none;"><span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Bosna'da bugüne kadar üçyüzü aşkın toplu mezar bulundu. <br />
Aramalar hala sürüyor.<br />
15 yıl önce katledilen, daha sonra bedenleri parçalara bölünüp, değişik mıntıkalardaki toplu mezarlara dağıtılan insan uzuvlarından gidilerek, kurbanların kimlikleri belirlenmeye çalışılıyor.<br />
Bosnalılar kayıplarını bulmak için, artık mavi kelebekleri izliyorlar.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Nadir bulunan bu kelebek, misk otu adı verilen bu bitkiden can alıyor.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Bir diğer adı da ÖLÜM ÇİÇEĞİ.</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Bu gün Ölüm çiçekleri, ıssız vadilerde, savaşın kurbanı bedenlerin bir parçasını barındıran toplu mezarlar üzerinde çıkıp, yol gösteriyor Bosna halkına.<br />
O insanlar için kelebekler ağladı, ölüm çiçekleri ağladı.<br />
Varlıklarını onlara borçlu olmalarına rağmen ağladılar acımasızlığa ...<br />
Doğa bu vahşete dayanamadı yol gösterdi Bosna Halkına...<br />
Ama uygarım diyen Dünya, sadece seyretti...</span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;"><strong>Derler ki'' Eğer bir gün yolunuz Bosna'ya düşerde, gökyüzünde özgürce uçuşan mavi kelebekleri görürseniz bilin ki; orada yüzlerce masum savaş mağduru yatmakta!''</strong></span></span></span></span><br />
<span style="font-family: Comic Sans MS;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"></span></span></span></span><span style="color: black; font-family: Times New Roman; font-size: x-small;"><span style="font-size: x-small;"> </span></span><br />
<span style="font-size: small;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;">Sevgiyle Kalın</span></span></span></span><br />
<span style="font-family: Comic Sans MS;"><span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"></span></span></span></span><span style="color: black; font-family: Times New Roman; font-size: x-small;"><span style="font-size: x-small;"> </span></span><br />
<span style="font-size: 12pt;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #002060;"><span style="font-family: Comic Sans MS;"><span style="font-size: small;">Hale GÜLOĞLU<span style="color: lightyellow;"><span style="font-size: 16px;"><strong>“</strong></span></span></span></span></span></span></span></div>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-59000698939410500502011-06-28T03:09:00.000-07:002011-06-28T05:09:20.151-07:00ÇOCUKLAR BOYAMA KİTABI DEĞİLDİR<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYJ27b6wwXkKH0yqLdJhKr4mxpIG5G8OQOaY2ddWy1EQe3t_G9r8FsGTN9_lM6DMcOLUuoFUJqsFT6Vr9V0QDSY_ss7P2uLJ3JA0d_ITkpx26mJ1h6ck8mWSeN6VM3Yi87A253m7QJ3HU/s1600/turkce3_cocuk%255B1%255D.jpg"><img style="MARGIN: 0px 10px 10px 0px; WIDTH: 213px; FLOAT: left; HEIGHT: 320px; CURSOR: hand" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5623239441565393794" border="0" alt="" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYJ27b6wwXkKH0yqLdJhKr4mxpIG5G8OQOaY2ddWy1EQe3t_G9r8FsGTN9_lM6DMcOLUuoFUJqsFT6Vr9V0QDSY_ss7P2uLJ3JA0d_ITkpx26mJ1h6ck8mWSeN6VM3Yi87A253m7QJ3HU/s320/turkce3_cocuk%255B1%255D.jpg" /></a> <span style="color:#cc33cc;">Bir yıl boyunca hazırlıkları yapılan maratonun ilk koşusu tamamlandı..Sonuçlar açıklandı ama bitmedi, devamı var.</span><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><br /><span style="color:#cc33cc;">Daha 2'inci, 3'üncü koşu var...<br /><br />Yol uzun, çetin ve engebeli... Finale ulaşıp ipi göğüsleyeceklerin mutlu mu, mutsuz mu olacakları ise tam bir muamma...<br /><br />Evet.....<br /><br />Mutlaka anlamışsınızdır neden bahsettiğimi. <strong>Uğruna canlar verilen, stres'ten depresyona girilen ÜNİVERSİTE SINAVLARI...<br /><br /></strong>Çocuklarımızın ve ebeveynlerının olmazsa olmaz olarak gördükleri sınavlar.</span><br /><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><span style="color:#cc33cc;">Bu yıl 2 aşama. </span><span style="color:#cc33cc;">Seneye 1'mi, 2'mi, 3'mü; ne olur bilinmez...</span><br /><span style="color:#cc33cc;">Her an herşey değişebilir. Olmadı yepyeni bir sistem bile gündeme gelebilir ve uygulamaya konabilir; belli mi olur!!! </span><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><br /><span style="color:#cc33cc;"><strong>Burası Türkiye... Sürprizler ve bilinmezlikler ülkesi...<br /></strong><br />Günümüzde anne ve babaların en büyük isteği çocuklarının iyi bir eğitim almalarını sağlamaktır. Kendi ayaklarının üzerinde durup iyi bir iş bulması, geleceğini garanti alması en büyük hedeftir. Ama nedense bir çok anne baba, çocuğunun meslek seçimi için kararlarını yıllar önce vermişlerdir. Çoğu zaman çocuğun tercihi önemli değildir. Aynen şöyle denir:</span><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><br /><span style="color:#cc33cc;">-O genç nereden bilecek...Tecrübesiz...<br /><br />Eğer kazara çocuk, bir kağıt parçası alıp da hayallerini çizmeye kalksa, tecrübe hemen olaya el koyar ve sen sınava çalış, vakitini boşa harcama uyarıları gelmeye başlar.</span><br /><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><span style="color:#cc33cc;">Belki de bu yüzden ülkemizden bir Mozart çıkmaz, çıkamaz. Fırsat verilmez...</span><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><br /><span style="color:#cc33cc;">Ama bir de şanslı olanlar var ki, onlar çok küçük bir yüzde. Onlar tercihlerini kendi ilgi ve alanlarına göre yaparlar. Aileleri karışmaz ...<br /><br />İşte; Mozart'ta bu şanslı grup içindeydi. Matematik'te çok başarısız bir çocuktu. Fakat annesi o nu hiç zorlamadı. Oğlunun mutlu olacağı, sevip isteyerek yapacağı işi yapması için destek verdi. Eğer annesi onu zorlayıp bir matemetik dehası çıkartmaya uğraşsaydı, bu gün o muhteşem eserler olmayacaktı...<br /><br />Bizim dönemimizde de değişen bir şey yoktu aslında. Yine aile etken bir dönemdi. O yıllar da üniversite tek aşamalıydı.<br />Sınavdan önce tercih yapılır ve sonuçla birlikte kazandığın okulun adı ve bölümün de belli olurdu. Sınava giren ögrenci sayısı 500 bin civarındaydı. Özel üniversite ise, o yıl açılan tek Bilkent Üniversitesi idi.</span><br /><span style="color:#cc33cc;">Açık Öğretim Fakültesi'de iki yıllık bir geçmişe sahipti...<br /></span><br /><span style="color:#cc33cc;">Dershane şansımız ise, benim doğduğum ve yaşadığım yer olan İstanbul Tuzla'da hiç yoktu. En yakın dershane Kadıköy'deydi. Ulaşım ciddi bir sorundu. Sadece tren vardı. Çok seyrekte olsa minübüsten başka şansımız yoktu.</span><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><br /><span style="color:#cc33cc;">Üniversite'yi ya ev de çalışarak, ya dershaneye giderek kazanacaktınız...</span><br /><span style="color:#cc33cc;">Bir okula girmeye hak kazansanız bile, bu kez de yurt ve yol problemiyle karşı karşıya kalıyordunuz. </span><br /><span style="color:#cc33cc;">Yurt olmazsa sabah 6 'da yola çıkıp tek vasıta minübüsle gitmek zorundaydınız. Sabah uyuyakalır bir 10 dakika geciktiniz o zaman hadi bakalım trene...</span><br /><span style="color:#cc33cc;">Tren le 2.3o saatlik bir yolculuk ve okula varış...</span><br /><span style="color:#cc33cc;">Yani anlayacağınız ulaşım sorun, yurt sorun, bir de kız çocuğuysanız ailenizi ikna edip okumak, başlı başına bir sorun...</span><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><br /><span style="color:#cc33cc;">İşte böylesi zor bir dönemdi o yıllarda okumak..<br /><br />Şimdi ise okumak için şartlar ve imkanlar daha uygun ama bu kez de gelecek kaygısı yaşıyor çocuklarımız.</span><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><br /><span style="color:#cc33cc;">İyi bir okulu bitirip mezun olsalar bile sonrasında, acaba iş bulabilecekmiyim stresi başlıyor. </span><br /><span style="color:#cc33cc;"></span><br /><span style="color:#cc33cc;"><strong>İşin aslına bakarsanız; kimin kazandığı ya da kaybettiği değil; ruhen sağlıklı, mutlu, yüreği sevgi dolu, gözlerinin içi gülen bir gençliktir bizim için önemli olan...<br /></strong><br /><strong>İşte böyle şuurlu ve şahsiyetli bir gençliğin; milli -manevi her türlü insani değerlere sahip çıkacağından hiç kimsenin şüphesi yoktur...<br /><br /></strong>Unutulmamalıdır ki;<br /><br /><strong>ÇOCUKLAR BOYAMA KİTABI DEĞİLDİR...ONLARI EN SEVDİĞİNİZ RENKLERE BOYAYAMAZSINIZ.....!!<br /></strong><br />Sevgiyle Kalın<br /></span><br /><span style="color:#cc33cc;">Hale GÜLOĞLU<br /><br /><br /></span><span style="color:#cc33cc;"></span><span style="color:#cc33cc;"></span>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-78138129092769067032011-06-27T13:54:00.000-07:002011-06-27T14:19:48.083-07:00KARTAL VE TAVUK<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5RouzxTRD55aaSCQJUKCrnRC29wb8CDNeNgiBrwe4Tcgt_NFYw9Hd1yUNU5z1QtQ_GUatLpDsm8eoOzI5PR3Z3VtZGKxtMdBV38sLqNTbnt5kZIu1b0AiE7pJkl-aX0Zlue9wm5cLdW8/s1600/kartalvetavuklar%255B1%255D.jpg"><img style="MARGIN: 0px 10px 10px 0px; WIDTH: 227px; FLOAT: left; HEIGHT: 320px; CURSOR: hand" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5623012005092787666" border="0" alt="" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5RouzxTRD55aaSCQJUKCrnRC29wb8CDNeNgiBrwe4Tcgt_NFYw9Hd1yUNU5z1QtQ_GUatLpDsm8eoOzI5PR3Z3VtZGKxtMdBV38sLqNTbnt5kZIu1b0AiE7pJkl-aX0Zlue9wm5cLdW8/s320/kartalvetavuklar%255B1%255D.jpg" /></a> <span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em>Bir zamanlar, büyük bir dağda kartallar yuva yaparlarmış. Bir kartal da 4 tane yumurtası ile bu dağda yaşıyormuş. Bir gün bir deprem olmuş. </em></span><br /><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em>Ve yumurtalardan bir tanesi dağdan yuvarlana yuvarlana vadide yer alan bir çiftliğe kadar düşmüş. Bu çiftlik bir tavuk çiftliğiymiş.<br />Çiftlikteki tavuklar, bu değişik ve normalden büyük yumurtayı sahiplenmeye karar vermişler. Yaşlı bir tavuk bu yumurtayı ve içinden çıkacak yavruyu, koruması altına almış.<br />Günü dolup zamanı geldiğinde yumurtanın içindeki kartal yavrusu kabuğunu kırmış ve dünyaya gelmiş...Bir tavuk çiftliğinde bulunduğunu ve kendisininde Çevresindeki yüzlerce tavuğun arasında olduğunu görünce kendini de tavuk sanmış ve çiftlikteki tavuklarla birlikte oda bir tavuk gibi büyümeye başlamış.</em></span><br /><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em>Yalnızca o kendini tavuk gibi görmekle kalmıyormu,çiftlikteki tüm tavuklar da ona bir tavuk gibi davranıyorlarmış.</em></span><br /><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em></em></span><br /><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em>Kartal zaman zaman içinden,''Ben çevremdeki tavuklara pek benzemiyorum...</em></span><br /><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em>Acaba ben kimim?'' diye geçiriyor ama bu kuşkusunu birtürlü dile getiremiyormuş..Ne de olsa o da bir tavukmuş ve tavuk olduğunu bilmeli ve kabul etmeliymiş.<br /></em></span><br /><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em>Birgün çiftlikte öteki tavuklarla oyun oynarlarken,yukarı baktığında bir kaç kartalın özgürce uçtuklarını görmüş. Kendini tutamamış, yüreğinde bir anda oluşuveren coşkuyla haykırmış:<br />"Aman Allah’ım, ne kadar güzel uçuyorlar. Ben de onlar gibi uçmayı çok isterdim" demiş.<br /></em></span><br /><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em>Tavuklar,onun bu sözlerine hep birlikte gülmüşler. "Sen bir tavuksun.''demişler. ''Ve şunu asla aklından çıkarma Tavuklar kartallar gibi uçamaz.''<br /></em></span><br /><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em>Küçük kartal, o günden sonra hemen hergün gökyüzüne bakıyor ve gözleriyle uçan kartal arıyormuş... Bir kartal gördüğünde ise çiftlikteki öteki tavukları unutuyor, gökteki kartal gözden kayboluncaya dek büyük bir hayranlık ve özlemle onu izliyormuş.<br /><br />Sonra da tüm hayranlığını ve özlemini, kartal gördüğü her zaman Ah Tanrım, ne olur ben de onlar gibi uçabilsem!..Ben de onlar gibi özgürce kanat açabilsem göklerde...''<br />O böyle konuştukça çevresindeki tüm tavuklarda her zaman söylediklerini bir kez daha yineliyorlarmış.''Vazgeç bu düşlerinden....Sen bir tavuksun ve hep öyle kalacaksın... Bırak bu hayalleri."<br />küçük kartal çevresindeki tavukların hergün birkaç kez yineledikleri bu sözlerinden öylesine etkilenmiş ki...Sonunda bir KARTAL gibi göklerde özgürce kanat açmak düşünden vazgeçmiş ve hayatını bir tavuk olarak yaşamaya karar vermiş. Ve bir tavuk gibi sürdürdüğü yaşamının sonundada bir tavuk gibi ölmüş.<br /></em></span><br /><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em>Kıssadan hisse: Ne olduğunu düşünürsen, o olursun. Eğer, hayatınızın herhangi bir zamanında, kartal olma hayalini kurarsanız, hayallerinizi takip edin. Tavukların sözlerini değil.<br /><br /></em></span><span style="font-family:georgia;color:#000099;"><em></em></span>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-66240911764624736792011-06-27T12:23:00.000-07:002011-06-27T12:36:54.722-07:00BİZE DÜŞEN YAŞAMAK<span style="font-family:courier new;"><span style="color:#330033;"></span><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZv-Uw39RKD-hF_i46qwLLklEfO0jZjutfkQpY1zX0xi0M8Ef3U2K7aSP6_0IUiACL0DQrX963EHhyphenhyphentZE-4r_E2CkyLaLpGZ5DqvvR0y07SFuBC60TpqnnVt1OqMsCSS9FNWUX2hxrErg/s1600/imagesCAFTR9WA.jpg"><span style="color:#ff9900;"><em><img style="MARGIN: 0px 10px 10px 0px; WIDTH: 288px; FLOAT: left; HEIGHT: 214px; CURSOR: hand" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5622983250621726482" border="0" alt="" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZv-Uw39RKD-hF_i46qwLLklEfO0jZjutfkQpY1zX0xi0M8Ef3U2K7aSP6_0IUiACL0DQrX963EHhyphenhyphentZE-4r_E2CkyLaLpGZ5DqvvR0y07SFuBC60TpqnnVt1OqMsCSS9FNWUX2hxrErg/s320/imagesCAFTR9WA.jpg" /></em></span></a></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em> </em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Uzun zaman önceydi. Baharın kendisini hissettirmeye başladığı Nisan ayının 21’idi o gün.<br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>O ılık bahar akşamında, Sadri Alışık tiyatro ödüllerinin dağıtılacağı muhteşem geceye davetliydim. Salonda inanılmaz güzel bir atmosfer vardı.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Sahne son derece şık dizayn edilmiş , birbirinden şık ve alımlı sanatçılar, duayenler, genç oyuncular ve seyirciler yerlerini almışlardı.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Çolpan İlhan, her zaman ki zerafeti ve asil tavırlarıyla, torunu Sadri ise, sempatik hali ve güler yüzüyle mükemmel bir ev sahibiydiler. Ödül Töreni’nin başlamasıyla salonu bir heyecan dalgası sardı.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Sıra Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu'na geldiğinde nefesler tutulmuş, tiyatro sahnelerinin duayeni Yıldız Kenter'in adı anons edilmişti. Herkes ayağa kalkmış, salon alkış seslerinden inliyordu.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Oynadığı her rolü yüreğiyle, ruhuyla oynayan, yüzünde yılların yaşanmışlıklarının izlerini taşıyan, gözlerindeki hüznün mutlulukla armoni olduğu her halinden belli olan, alımlı kadın sahneye çıktı. Güzel sanatçı, heyecanla sahnede ki yerini aldı. Çok güzel bir şiiri, kendi tarzı ve kendi yorumuyla okuması herkesi çok duygulandırmıştı.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Kim’di, YILDIZ KENTER?<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>O yılların eskitemediği yüzü, mütevaziliğini asla kaybetmeyen tarzı ile farklı bir havası olan, olağanüstü yetenekli, sıra dışı bu kadın kim’di?<br />Kurtuluş Savaşı yılları… Fransızlar, İngilizler, Yunanlılar, İtalyanlar ülkeyi paylaşma derdine düşmüş, halk yokluk ve sefalet içinde perişandır.<br />O yıllarda yurtdışında eğitim yapabilmek hem çok zor, hem de olası değildir. Böylesi bir zoru başarmıştır Ahmet Naci Özer Bey..<br />Babası Niğde eşrafından Mehmet Galip Bey, Selanik'te Adliye müfettişliği yapmış, İttihat Terakkinin önderlerindendir.<br />Oğlunu, İngiltere’ye Glasgow Üniversitesine Elektrik Mühendisliği okuması için yollar.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Başarılı bir öğrenci olan Ahmet Naci, mezun olmasına kısa bir zaman kala güzeller güzeli İngiliz kızı Olga Cynthia ile tanışır.<br />Görür görmez aşık olmanın ne demek olduğunu, işte o an anlar Ahmet Naci Bey. Çok kısa bir zaman sonra, Olga'ya evlenme teklif eder.<br />Teklife çok heyecanlanan bu güzel İngiliz Kızı, Ahmet Naci'ye ‘’ Ama Jack var.’’ diye cevap verir. Bu cevaba şaşıran genç hariciyeci, '' Jack'da kim?'' diye sorunca, Jack’in Olga’ nın 16 yaşında anne babasını kaybedip, babaannesinin rızasıyla evlendiği ve o dönem harbe gidip dönmeyen kocasından olan oğlu olduğunu öğrenir. Ahmet Naci Bey Olga Cynthia’yı o kadar sever ki ''Hiç sorun değil.'' der ve ailenin Türkiye yolculuğu başlar.<br />Orient Ekspres'le Sirkeci Garı'na gelen aile, vapura binip Üsküdar'a geçer..İstanbul’un ve Boğaz'ın güzelliğine hayran kalan Olga, faytonla Çamlıca'ya sevdiği adamın ailesinin yaşadığı köşk'e gelir.<br />Kabusun başlayacağı, ailenin kabul etmediği gelin olmanın ne anlama geldiğini öğreneceği köşk'e.<br />Olga sevdiği adam uğruna her şeye göğüs gerer. İlk önce, Olga ismi Nadide ile değiştirilir ve ardından Nadide müslüman olur.Gün gelir kocasına olan aşkından dolayı çarşafa girmeyi bile kabul eder Nadide Hanım.<br />Vatanına dönen Ahmet Naci Bey, Hariciye memuru olarak göreve başlar, Lozan'da İnönü'nün Özel kalem müdürlüğünü yapar. Gelecek vaat eden bu genç hariciyenin hayatı, o dönem ''Hariciyecilerin eşi yabancı olamaz.'' diye çıkan bir kanunla altüst olur. İsmet İnönü'nün ''Eşinden boşan, ama birlikte yaşa.'' önerisini, Ahmet Naci Bey kabul etmez ve Dışişlerinden ayrılmak zorunda kalır.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Ahmet Naci Bey’in işinden ayrılmasının yarattığı sıkıntıya birde evde ki huzursuzluklar eklenmiştir. Bu arada doğan oğulları Nedim bile, aile içindeki buzları çözmeye yetmez. Gelinini kabullenemeyen babaanne, torununu severken dahi '' Yarısı yavrumun yarısı, yarısı yılan yavrusu'' diye severek, Nadide'yi kabul etmediğini her fırsatta belirtir.<br />İşinden ayrılan Ahmet Naci Bey, önce tercümanlık yapmaya başlar ardından Ankara'da Ziraat Bakanlığı'nda iş bulur. Mesleğinden uzaklaşan Ahmet Naci Bey ve aile için zor günlerin başlangıcı, işte bu döneme rastlar.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Tarih 11 Ekim 1928’i gösterirken, Köşk'te bir bebek sesi her tarafı çınlatmaya başlar..Bembeyaz elleri, cin gibi gözleri ve minicik bedeniyle Ayşe Yıldız dünyaya gelir. Ayşe Yıldız’ın doğumundan kısa bir zaman sonra Çamlıca’daki köşk satılır.<br />Ekonomik olarak çöken aile, zor şartlarda hayatlarını sürdürmeye çalışır. Ahmet Naci Bey bu durumu kaldıramayıp kendini içkiye verir. Her ne kadar çocuklarına eşine, sıcak ve sevecen davransa da alkol aileyi mahvetmeye başlar.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Nadide Hanım İngiliz uyruklu olduğu için, İngiliz Hükümeti çocuklara sahip çıkmak ister. Fakat Nadide hanım, kendince ahde vefa duygusuyla hareket ederek, ‘’benim çocuklarım Türk, babaları da Türk, onlar burada babalarının yanında büyüyecekler.’’ diyerek görevlileri kovar. Kocasının onu boşamayı reddederek işinden ayrılmasını unutamayan Nadide Hanım, kocasına bağlılığını ve aşkını böyle ifade ettiğini düşünür...<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Altı çocukla birlikte yaşamla mücadele yıllarının üstüne, bir de yokluk ve fakr-ü zaruret eklense dahi, Nadide Hanım’la Ahmet Naci Bey’in aşkları hiç tüketmez.<br />Çocuklar büyümeye başlamış ve eğitim hayatları ailenin yükünü daha da arttırmıştır. Ayşe Yıldız, ilkokul’da çok parlak bir öğrenci olmasa da, sonraki yıllarda inanılmaz başarılar sağlar.<br />Ankara Devlet Konservatuarı yıllarında, konservatuarın yüksek bölümünü sınıf atlayarak bitirerek, sonrasında Rockefeller bursuyla Amerika’ya gitme şansını yakalar.. Bu burs, Yıldız Kenter’in hayatında bir dönüm noktası olmuştur..Babasına çok düşkün olan Yıldız Kenter Amerika’ya gitme vakti gelince, babasıyla gereksiz bir tartışma yaşamış ve evden kırgın ayrılmıştır.<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>Gitmesinden kısa bir zaman sonra Ahmet Naci kızının hasretine dayanamaz, onu çok özlediğini ifade eden bir mektup yazar ve kısa bir zaman sonra Ahmet Naci Bey 61 yaşında vefat eder..Nadide hanım, hayatının aşkını kaybetmenin verdiği üzüntüyü atlatamaz, zatürree gibi bir hastalığa yenik düşer ve hastanede hayatını yitirir..Yıldız Kenter’in gözlerindeki hüzün belki de, anne ve babasının ölümüne yetişememiş olması, o sıkıntılı çocukluk yıllarının yüreğinde acı bir sızı olarak kalmasıdır. Binlerce öğrenci yetiştiren güzel oyuncunun öğrencilerine verdiği en güzel öğüt ise, ‘’Kendinizi tanıyın ve her şeyin farkına vararak yaşamaya çalışın.’’ olmuştur.<br />Yıldız Kenter’in hepsini olmasa da bir çok oyununu izledim. Gözlerindeki ışıltı ve o derinlere dalan bakışları beni çok etkilemişti.. O gözlerde bir çocuğun sıcaklığı, bir annenin sevecenliği, bir kadının var olma mücadelesi vardı……<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>‘’İnsanın ortak kaderi doğum, ölüm ve o aradaki zaman, yaşam...<br />Doğmak, ölmek isteğe bağlı değil...<br />Ölmek, belki bazen.Bize düşen, yaşamak. Koşullar ne olursa olsun yaşamak...<br />Ayakta kalmak...Haydi sıyırttın, sıyırttın, hayatta kalabildin zar zor...<br />Uzun yaşamak, bir ayrıcalık. iyi, güzel...Ama ayakta kalmak, kalabilmek.<br />Ceza! Müthiş bir ceza! ‘’ YILDIZ KENTER<br /><br />Sevgiyle kalın<br /><br /></em></span><span style="font-family:lucida grande;font-size:130%;color:#ff9900;"><em>HALE GÜLOĞLU<br /><br /></em></span>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-73935908582631929012011-06-26T05:12:00.000-07:002011-06-26T05:17:59.822-07:00İŞTE BENİM SENFONİM<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuEF8RRhLD-M9YdXP13ozxEZ6abHsN0_O8UnYqxpdI_c0bw5c5thbaBsmkfPtJiQu-_ZdIbGMHwzbfDybf3yHiClC_h6ZvJsUnCHs4lgniigoUviPRnrPwnqq91hsHPevQLXL95YaWhfM/s1600/imagesCAPNVQY8.jpg"><img style="MARGIN: 0px 10px 10px 0px; WIDTH: 115px; FLOAT: left; HEIGHT: 144px; CURSOR: hand" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5622501184875407042" border="0" alt="" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuEF8RRhLD-M9YdXP13ozxEZ6abHsN0_O8UnYqxpdI_c0bw5c5thbaBsmkfPtJiQu-_ZdIbGMHwzbfDybf3yHiClC_h6ZvJsUnCHs4lgniigoUviPRnrPwnqq91hsHPevQLXL95YaWhfM/s320/imagesCAPNVQY8.jpg" /></a> <span style="font-family:trebuchet ms;font-size:180%;color:#cc33cc;">Küçük şeylerden keyif alabilmek.Lüks şeyler yerine zarafet aramak.</span><br /><span style="font-family:trebuchet ms;font-size:180%;color:#cc33cc;"></span><br /><span style="font-family:trebuchet ms;font-size:180%;color:#cc33cc;">Saygı istemek yerine değerli olmak.Zengin olmak yerine muhtaç olmamak...</span><br /><br /><span style="font-family:trebuchet ms;font-size:180%;color:#cc33cc;">Sıkı çalışmak, sessizce düşünmek ve dürüst konuşmak.</span><br /><span style="font-family:trebuchet ms;font-size:180%;color:#cc33cc;"></span><br /><span style="font-family:trebuchet ms;font-size:180%;color:#cc33cc;">Yıldızları,kuşları, kelebekleri ve bilgeleri,açık kalple dinlemek.İşte benim senfonim...</span><br /><span style="font-family:trebuchet ms;font-size:180%;color:#cc33cc;"></span><br /><span style="font-family:Trebuchet MS;font-size:180%;color:#cc33cc;">ZeynepHL</span>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4040058306104126706.post-52238291892491212122011-06-25T10:05:00.000-07:002011-10-09T08:03:12.007-07:00Kardelen...Süt Çiçeği... Berfin...<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpbbhquGl_ph8qGTIcAWE1V-1QDfr3Eo6FRVSqbNf1euKPJMBCqGH3iVBO0mB2rxw2NKiJv9CYWJpGDVsnjSCdC4L6zJG57cSJ4cHmAWl71-r71aIG_mwwCx8KIr7GTem4tgSV7TRGCdc/s1600/images%255B9%255D.jpg"><span style="color: #cc33cc;"><em><strong><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5622209322749063570" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgpbbhquGl_ph8qGTIcAWE1V-1QDfr3Eo6FRVSqbNf1euKPJMBCqGH3iVBO0mB2rxw2NKiJv9CYWJpGDVsnjSCdC4L6zJG57cSJ4cHmAWl71-r71aIG_mwwCx8KIr7GTem4tgSV7TRGCdc/s320/images%255B9%255D.jpg" style="cursor: hand; float: left; height: 260px; margin: 0px 10px 10px 0px; width: 194px;" /></strong></em></span></a><span style="color: #cc33cc;"><em><strong><br />
</strong></em></span><br />
<div><span style="color: #330099;"><em><strong>Tutkulu ve büyük aşklar gibidir kardelen; zor şartlarda hayata direnir, tüm güzelliğiyle hayata meydan okur.</strong></em></span><br />
<br />
<div></div><br />
<div><span style="color: #330099;"><em><strong>Kardelen.....Süt Çiçeği.....Berfin.....</strong></em></span><span style="color: #330099;"><em><strong>Bir diğer adı da Gelin Çiçeği...<br />
Güçlü olmanın,zerafetin ve saflığın sembolü .</strong></em></span></div><br />
<br />
<div><span style="color: #330099;"><em>Kışın en soğuk zamanlarında buz tutmuş toprağa direnebilen , bembeyaz asil görünüşüyle yaşam mücadelesi veren, o büyülü çiçek...</em></span><span style="color: #330099;"><em><strong>Sevdiğini görebilmek için, ölümügöze alabilecek kadar bir o kadar da güçlü. </strong></em></span><br />
<div><span style="color: #330099;"><em><strong></strong></em></span></div><br />
<div><span style="color: #330099;"><em><strong>Türlü türlü hikayeler, masallar anlatılır Kardelen için...</strong></em></span><br />
<div><span style="color: #330099;"><em>Onun sevgisi onun cesareti üzerine.</em></span><span style="color: #330099;"><em>Yıllar önce, iki sevdalı çiçek varmış...</em></span><span style="color: #330099;"><em>Sadece baharlarda buluşurlarmış.<br />
Bir gün , bu hasrete dayanamayıp kışlarıda buluşalım demişler.<br />
Kar'a soğuğa her türlü zorluğa rağmen, birbirlerine tekrar buluşmak için söz vermişler.</em></span><br />
<br />
<div><br />
<div><br />
<div><span style="color: #330099;"><em>Kış gelince de bir tanesi çiçek açmış...<br />
Bütün zorluklara rağmen günlerce, aylarca beklemiş aşkını ama diğeri, soğuktan ve kardan korktuğu için gelmemiş.</em></span><span style="color: #330099;"><em><strong>O günden sonra, karda açan çiçeğe Kardelen; kaçıp giden çiçeğe ise Hercai denmiş...</strong></em></span><span style="color: #330099;"><em>Bir başka hikayede ise;<br />
Kardelen güneşe aşık olmuş...<br />
Aslında hayatında onu hiç görmemiş ama bu öyle büyük bir aşkmış ki, bedeli ne olursa olsun, canından olma pahasına sevdiğini görmekmiş tüm dileği...<br />
Gün gelmiş.<br />
Duaları kabul olmuş.</em></span></div><br />
<br />
<div><br />
<div><span style="color: #330099;"><em>Güneşi gördüğünde canından olacağını bile bile sevdiğini, aşkını görmüş...<br />
Görmüş görmesine ama, başını kardan çıkarır çıkarmaz o zarif boynu bükülmüş...<br />
O güzeller güzeli kardelen solmuş, ölmüş, gitmiş...</em></span></div><br />
<em><span style="color: blue;"><strong>Hem Kardelen Hem Çiğdem, ikisi de aynı kaderi paylaşırlar...</strong></span></em><br />
<em><span style="color: #351c75;"><span style="mso-bidi-font-size: 12.0pt;"><span style="font-size: small;">Bir ölümlü olan Crocus, Yunan tanrısı Hermes’in arkadaşıdır. Bir gün iki arkadaş oynarlarken, Hermes yanlışlıkla arkadaşının ölümüne neden olur. Kazanın olduğu yerde küçük bir bitki çiçek açar. Crocus’un üç damla kanı da çiçeğin tam ortasına düşer. İşte çiğdem bitkisi ismini bu mitolojik öyküden alır.</span></span><span style="font-size: 16pt; mso-bidi-font-size: 12.0pt;"> </span></span></em><br />
<br />
<div><span style="color: #330099;"><em><strong>Herkesin kalbinde yer eden, hüzünlü bir aşk ve dostluk hikayesidir Kardelen'in ve Çiğdem'in öyküsü..</strong>Elif'de Bir Kardelendi...<br />
Muş'ta doğmuştu.<br />
Tüm hayali öğretmen olmaktı.<br />
16 yaşında, beşikkertmesi ile evlenmek zorunda olduğu halasının oglunun insafı sayesinde, beşik kertmesi bozuldu, hayallerinin peşine düştü...<br />
Gün geldi Türkan Saylan'ın Kardelen'i oldu...<br />
Türkan Saylan hayallerine kavuşturdu onu..<br />
Okudu.<br />
Öğretmen oldu.</em></span><span style="color: #330099; font-family: lucida grande;"><em>Hayatında bembeyaz bir sayfa açılmıştı Kardelen Elif'in...<br />
Aşk birgün, onun da kapısını çaldı.<br />
Yüreğine, bir ateş düştü...<br />
Astsubay Çağlar'a aşık oldu.<br />
Eylül bebekle, mutlu mesut süren hayatları, kahpe bir kurşunla sonlandı.</em></span></div><br />
<br />
<div><br />
<div><span style="color: #330099; font-family: lucida grande;"><em>Cesurdu Elif.<br />
Dimdik ve o vakur duruşunu asla bozmadı...<br />
<br />
<strong>O Kardelenlerden sadece bir tanesiydi...</strong>O şehit eşiydi artık..<br />
Çağdaş, eğitimli bir Türk kızıydı...<br />
O değişimin sembolüydü.<br />
O olmadık ithamlara uğrayan bir desteğin en güzel, en canlı örneğiydi.<br />
O boynunda, eşinin kanlı alyansını taşıyarak, karların altından çıkardığı sevgisini, yüreğindekileri ,cesurca,korkusuzca söyleyebilen yaralı bir Kardelendi artık...<br />
<br />
<strong>Kardelen'in öyküleri, masalları, hikayeleri hep hüzün doludur...</strong></em></span></div><br />
<br />
<div><span style="font-family: lucida grande;"><span style="color: #330099;"><em>Elif'inde hikayeside hüzünle son buldu..<br />
<br />
<strong>Kardelenler Gün geldi Elif oldu,Ayşe oldu,Zehra oldu,Zeynep oldu...</strong></em></span></span><br />
<div><span style="font-family: lucida grande;"><span style="color: #330099;"><em></em></span></span></div><br />
<div><span style="font-family: lucida grande;"><span style="color: #330099;"><em>Çoğaldılar... Onları hayallarine kavuşturan Türkan Hocalarını hiç unutmadılar...<br />
<br />
<strong>Hüzün doludur Kardelen öyküleri...<br />
<br />
Herkesin kalbinde yer bulur.<br />
<br />
Yıllardır bu öyküler dilden dile anlatılır ve şöyle denir :<br />
<br />
''"Eğer günün birinde aşık olursan,birini çok seversen __KARDELEN__ gibi cesaretli ol.<br />
<br />
Eğer ___KARDELEN___ kadar cesaretin yoksa Sakın Aşık olma!!!</strong></em></span></span><br />
<div><span style="font-family: lucida grande;"><span style="color: #330099;"><em></em></span></span></div><br />
<div><span style="font-family: lucida grande;"><span style="color: #330099;"><em>Sevgiyle kalın</em></span></span></div></div></div></div></div></div></div></div></div></div></div>Zeynep Hale Güloğluhttp://www.blogger.com/profile/11338630991278061357noreply@blogger.com0